Su misali akarken zaman dur durak bilmez
Gün günü kovalarken geldik yine nisana
Rengarenk giyinirken doğa nasıl da gülmez
Zorlu bir kıştan sonra neşe verir insana


Kardan beyaz kefeni sıyırır haşır başlar
Yeşillere bürünür nisanda dağlar taşlar
Senfoni çağrıştırır öterken bütün kuşlar
Düşündürür bizleri layık mıyız ihsana


Başlar bulut savaşı yıldırım şimşek çakar
Nehirler kar suyuyla çılgın ve azgın akar
Dağların yamaçları papatyadan taç takar
Koyunları otlatmak zevktir çoban Hasan’a


Bereketli yağmurlar kavuşunca toprağa
Su yürümeye başlar dallardaki yaprağa
Gelincik tarlaları benzerler al bayrağa
Yeşil halı gibidir otlar ayak basana


Bu güzel havalarda gönüllerde bir coşku
Kalmaz sevdadan yana ne endişe ne kuşku
Güller açar kalplerde canlanır eşsiz aşkı
Tatlı bir huzur başlar boş verirsin tasana


NİLÜFER SARP