11
Yorum
15
Beğeni
5,0
Puan
1336
Okunma
Delinin bayramından akıllı hayâ eder,
Kiminin özü cevher, kimininkinde boya,
Bülbül gülü kandırıp, kırıp eylerse heder,
Lânet yağar o huya, beddua saya saya.
Çeliği bıçak yapan, aldığı ölçü suyu,
Ölçüsü olmayanın doğru olur mu huyu?
Ölene kadar aynı, gider bir ömür boyu,
Lânet yağar o huya, beddua saya saya.
Söze sıra geldi mi sevda kokuyor hava,
Dilin kemiği yoktur, düşürecek ya ava,
Yanar gönül ocağı, ısınan gelir tava,
Lânet yağar o huya, beddua saya saya.
Körleşip içten sever, Allah’ın temiz kulu,
Karşısındakinin de içi şeytanlık dolu,
Düğün dernek içinde dağılır damga pulu,
Lânet yağar o huya, beddua saya saya.
Bir cennet hurisi ki, altın değerindedir,
Bilmez ki sevdiğinin aklı diğerindedir,
Öğrenir ki hastalık, içten ciğerindedir,
Lânet yağar o huya, beddua saya saya.
Kucağına giren de, yüzde yüz tanır onu,
Güya gülüşüyorlar, sırf gösteriştir konu,
Çok sürmez aynı şokla gelir bu aşkın sonu,
Lanet yağar o huya, beddua saya saya.
Gider bıraktığına belki el etek öper,
Davul zurna çalınır, oynayıp horon teper,
Bakarsın benzer bir ok, kaçtığı aynı siper,
Herkes şaşırıp kalır, tüm tansiyonlar hiper,
Lânet yağar o huya, beddua saya saya.
5.0
100% (12)