Kırmızı topraktan çıkartın hanceri zira bu paslanmis ask yıpratacak yüreğimi

Gecenin bir yarısı kapimin önünde zil zurna sarhoş ağlamaklı kadın sesi ürke ürke kapiya doğru yöneldiğimde kalbime dokunun bir ateş cesaretimi artırarak hızla kapıya yönelmem için tesfik etti beni elim kapının tokmağına gittiğinde ses tonunun azaldığını fark etsemde ince bir ses sokağın başında yankilanmaya devam ediyor.Cesaretimi topladıktan sonra hızlı bir şekilde kapıyı açınca karşımda çırılçıplak kalmış bir kadın belirdi gözümün önünde daha ne olduğunu anlamadığım sırada bir şiir indi ve örtüldu üstüne

Merhaba yabancı
Sana geldim !
Yar olmaya,yarın olmaya
Hüzünlü kalbinde ciceklerimi büyüterek
Sana huzur vermeye geldim ...

...

Ver ellerini bana
Aşk olur sana
Karanlik çöktüğünde
Huzur olurum sana

Ver ellerini bana
Sevgi olurum sana
Yarana’da merhem olurum
Bu yalancı dunya’da

Ver ellerini bana
Hayat olurum sana
Her nefeste hissedersin beni
Unutamazsın bir daha

Daha ne olup bittiğini anlamama rağmen kaybetmiştim bütün duygularımı ve esiri olmuştum o güzel gözlerinin bedenimin eridiğini hissettiğim vakit anlamıştım ki ask bir defa daha yenmişti beni