5
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1007
Okunma
Çok sevdiğim ve değer verdiğim bir çocukluk arkadaşıma gitmek üzere evden tam çıkıyordum. Ama bir arayayım dedim hazırlık yapmasın ve kendini yormasın diye…
Arkadaşım ne ile geleceksin? diye sordu. Ben de her zamanki gibi iki vasıta önce Ulus’ta ineceğim sonradan da Bahçelievler otobüsü ile geleceğim dedim. Arkadaşım neden kendini yoruyorsun tek vasıta ile gelebilirsin.. dedi. Nasıl? diye sorduğumda Dışkapı mevkiinde in ve dolmuşlar var dedi. Hem oturarak rahat rahat gelirsin hem de çift vasıta parası ödememiş olursun dedi. Mantıklı geldi.
Arkadaşımın söylediği yerde indim ve bekledim dolmuşu beklemeye ama dolmuş felan geçmiyor. Bir de ara ara birkaç araba durup bana bakıyor sinirlerim bozulmaya başladı. En ciddi duruşumu takınıyorum kılık kıyafetinde abuk bir şey yok ama maalesef biz bayanlar bazen böyle şeylere maruz kalabiliyoruz. Ama arabalar ben dolmuş yönüne baktıkça biraz bekliyor ve çekip gidiyorlar. Yüzüm iyice asılmaya ve canım sıkılmaya başladı.
Evli barklı bir kadım iki çocuğum var, bekar da olsam fark etmez. Hiçbir bayanı kimsenin bu şekilde rahatsız etmeye hakkı yok ki. Hele bu arabaların bırakayım mı şeklinde durmaları…
Neyse benim iyice canım sıkılmıştı ki bir adam yaklaştı yanıma. Ben otobüs durağında sizi izliyorum ve rahatsız olduğunuzun farkındayım bacım. Ben size yardımcı olayım. Siz ne bekliyoruz? Dedim ki dolmuş ne bekleyeceğim burada.
Başladı ahkam kesmeye; bak bacım buralarda dolmuş sık geçmez. Ben ileride bir durak daha var seni götüreyim yanlış anlama diyor. Ama biz bayanların sezileri kuvvetlidir. Ben anlıyorum adamın art niyetini davranışlarından. Teşekkür ederim. Buradan geçiyormuş beklerim gelmezse bakarım başımın çaresine deyip önce kibarlıkla gitmesini sağlamaya çalışıyorum.
Ama adam susmuyor başlıyor anlatmaya. Ben bacım yıllar önce böyle bir bacımı kurtardım artık neden kurtardığını da hatırlamıyorum. Neymiş efendim o kadın yüzünden tanımadığı bir adamı bıçaklamış sonra hapishaneye düşmüş ve kadın ona yattığı süre boyunca tepsilerle börek getirmiş.
Benim bacaklarım zangır zangır titremeye başladı. Korktum hayatımda sadece filmlerde gördüğüm bu tip konuşma yapan adam bu konuşmayı bana bakarak yapıyor.
Ben kendi işimi kendim hallederim. Siz işinize bakın deyip nasıl bir hızla oradan ayrıldığımı hatırlamıyorum ve o an şu geldi aklıma babam hep derdi ki "En kısa yol, bildiğin yoldur" neden başka bir duraktan gitmeye çalıştım. Bunlar gelmezdi başıma.
İlk öfkeler geçtikten sonra dedim ki içimden “Be adam benim aslanlar gibi bir kocam ve iki çocuğum var sakın benim için hiçbir şey yapma, yapacaksan da ne ben sana börek getiririm ne de eşim, ama belki yiyeceğin adamakıllı bir dayak olabilir”.
Sağlıcakla kalın….