Paranın öldürdüğü ruh, kılıcın öldürdüğü bedenden fazladır. walter scott
Hüzünlü peri
Hüzünlü peri

SOKAĞIMIN İÇİNDEKİ SAKLI CENNET ...

Yorum

SOKAĞIMIN İÇİNDEKİ SAKLI CENNET ...

4

Yorum

19

Beğeni

0,0

Puan

568

Okunma

SOKAĞIMIN İÇİNDEKİ SAKLI CENNET ...

SOKAĞIMIN İÇİNDEKİ SAKLI CENNET ...



Çocukluğunun geçtiği o dar sokak, sanki bir kış akşamı soba başında oturuyormuşsun gibi içimi ısıtırdı.
Taş duvarların arasında yankılanan ayak sesleri, kapı önünde çekilmiş tabureler, demli çayın buharı…
Her köşede bir hatıra, her gölgede bir gülüş vardı.
O sokaktan geçerken, zaman yavaşlar; yüzüne değen rüzgâr bile tanıdık olurdu.

Ve işte, bu sokak bana hep aynı gerçeği söyledi kulağıma:
İnsan, büyüdükçe eşyalarını çoğaltır ama kalabalığın içinde yüreğini küçültür.
Oysa burada, azın bereketi vardı; yarım bardak çay bile paylaşıldığında doyururdu insanı.

Bir gün, o sokağın başında yaşlı bir kadın bana şöyle demişti:
“Evladım, ekmek sofraya değil, kalbe koyulunca bereketlenir.”
İşte o söz, yıllar geçse de unutulmazdı.

Hayatın bütün gürültüsü arasında, bu sokak bana sessiz bir sır öğretti:
“Sevgi, insana verilmiş en güzel ekmektir. Onu paylaşmazsan, bayatlar.

Sabahın ilk ışıkları, taş kaldırımlara altın tozu gibi serpilirdi. Pencerelerden sarkan çiçekler, sanki güneşle gizli bir selamlaşma ritüelindeydi. Henüz çaydanlığın buharı yeni yeni yükselirken, kapı önlerinde oturan komşu teyzeler, “Günaydın”ın yerini tutan bakışlarla birbirini süzerdi.
Her evin önünde bir sandalye, her sandalyede bir hikâye…

O sokakta çocuk sesleri hiç eksik olmazdı. Anneler, “Dikkat et!” diye bağırırken, çocuklar yere tebeşirle evler çizer, misketlerin renklerinde dünya kadar hayal saklardı.
Fırından yeni çıkan ekmeğin kokusu, uzaktan gelen bir simitçinin sesiyle karışır; içimi ısıtan bir sofraya davet gibi yayılırdı havaya.

Ve bilirdim ki…
Kapını çaldığında komşumuz, ya elinde taze pişmiş börekle gelir, ya da “Geçen gün annem sana dua etti, bil istedim” diyerek gönlünü şenlendirirdi.
O sokakta, insanın içini ısıtan tek şey güneş değildi; insanlar birbirinin yüreğine de ışık taşırdı.

O yüzden diyorum ya…
Bazı sokaklar haritada değil, hafızada yaşar. Ve oraya giden tek yol, hatırladığın güzel insanlar ve paylaşılan güzel anılardır.

Sokağın içinden geçerken, taşların arasına sıkışmış minik papatyalar dikkatimi çekerdi. Onlar, kimsenin fark etmediği küçük mucizelerdi; tıpkı o sokakta yaşayan iyi yürekli insanlar gibi.
Rüzgâr, bahçelerdeki asma yapraklarını hafifçe okşar, duvarlara asılmış kilimler güneşte rengi daha da koyulaşmış hatıraları sergilerdi.

Bir evin penceresinden sızan tarçınlı kek kokusu, beni çocukluğuma götürürdü. O an, annemin bana sessizce tabağa koyduğu o ilk dilim gelir aklına…
Bir başka kapı aralığından, dedesinin dizinde oturan bir çocuk görünürdü; dedenin nasırlı elleriyle saçlarını okşayışı, sanki dünyanın en güvenli yeriymiş gibi…

Akşam olunca, gökyüzü turuncu ve mor arasında gidip gelir, sonra usulca siyaha bürünürdü. Işıkları yanan pencerelerden, yemek tencerelerinin buğusu yükselir, kimi evde kahkahalar, kimi evde dua sesleri birbirine karışırdı.

O sokakta zaman, kolundan tutup yavaşlatırdı seni.
Günlük telaşların, cep telefonlarının soğuk ışıkları, marketten alınan hazır ekmekler… Hepsi bir anlığına geride kalırdı.
Ve fark ederdin ki… asıl zenginlik, parayla alınamayan o sıcaklıktı.


Peri Feride ÖZBİLGE
17.08.2025

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Sokağımın iÇindeki saklı cennet ... Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Sokağımın iÇindeki saklı cennet ... yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
SOKAĞIMIN İÇİNDEKİ SAKLI CENNET ... yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Sabitlendi Etkili Yorum
Tamer Umut
Tamer Umut, @ervh-ifirkat
17.8.2025 10:31:08
yazıyı okudum ve sonra dönüp resme baktım uzun uzun. ne muhteşem bir sokak, bırakın yaşamayı bakmak bile huzur veriyor insana. geçmişin ve o günlere dair insanların çok mutlu fotoğrafları canlandı gözlerimde. hiç unutamadığım bir anıdır, otobüs yolculuğunda kırsaldan geçerken gördüğüm bir manzara. tek katlı bahçeli bir ev, evin önünde sandalyesinde oturan beyaz sakallı bir dede ve kucağında torunu. sarı ölgün bir ışığın altında gördüm ben bu tabloyu ve bu güne değin hiç çıkmadı aklımdan. annemden biliyorum yazınızda geçen atmosferi. "ahretlik" diye seslenirlerdi yan komşuya, yoldan geçen veya evinin önünde oturan arkadaşlarına.
yaşar kemal'in "o güzel inanlar, güzel atlara binip gittiler" gibi bir söz. devamını getirmeyeyim sözün, o güzel insanlar hala var, görüyoruz, duyuyoruz, okuyoruz. elleriniz, dert görmesin. çok çok tebriklerimle.
Creative
Creative, @creative1
17.8.2025 21:05:26
ara ara benimde başıma geliyor eskiye olan özlem . yaşadıklarımı düşünüp tebessüm ediyorum. iyi veya kötü aynı hisleri tekrar yaşasam yine aynı şeyleri yapardım diyorum. o anların hepsi benim bir parçam ve tecrübem oldu

ama o huzurun veya mutluluğun şuan hissedilemediği acı bir gerçek olsa gerek

anılar gözümün önüne geldi yazınızı okuyunca . kutlarım
Etkili Yorum
Noah
Noah, @noah
17.8.2025 01:52:42
Ruhum ,
özlüyor
geçmiş zamanların hikayesini...
yüzüme değen rüzgarın kıskanılası
özgürlüğünü ,
sabahın kadife sesli kuş ötüşünü
nicedir hasret kaldığım dost sevgisini...

yalnızlığımın bana haberleri var .
uzaklarda şiirin bir ülkesi varmış
o ülkenin de ben gibi kimsesiz , kimliksizleri...

çokça tebrikler...

Noah tarafından 17.8.2025 02:46:58 zamanında düzenlenmiştir.
Etkili Yorum
Adem önal
Adem önal, @adem-onal
17.8.2025 01:21:35
yüreğinize sağlık… sanki satırların arasından ekmek kokusu, çocuk sesleri, soba sıcaklığı yükseldi. çok derin, çok dokunaklı bir yazı olmuş. tebrik ederim.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL