2
Yorum
16
Beğeni
0,0
Puan
298
Okunma

Kapıyı açtığımda, her seferinde olduğu gibi o da kapının eşiğinde bekliyordu. Sanki bütün gün orada durmuş, beni gözleriyle çağırmış, özlemini katlayarak büyütmüştü. Göz göze geldiğimiz an, her şey susar, dünya küçülürdü. O, koca yeşil gözleriyle anlatırdı içini. Konuşmazdı ama anlatırdı. Ve ben, kelimelere ihtiyaç duymadan anlardım.
Boncuk… Küçük bir kedi bedenine sıkışmış bilge bir adam. Vakurdu, ağırbaşlıydı, mahallenin sessiz lideriydi. Herkesin kedisi değildi, benimdi. Ve ben de onundum.
Ne zaman bir şarkı söylesem, en derin uykusundan sıçrayarak uyanır, sesime kulak kesilirdi. O anlarda, sanki uzak bir geçmişten tanıyordu beni, sanki eski bir dostluğun hatırasını dinliyordu. Sesimi ezberlemişti, tıpkı ben onun gözlerinin her tonunu ezberlediğim gibi.
Kucağıma atladığında zaman dururdu. Sımsıkı sarılır, sığınır, dünyadan soyutlanırdı. Sanki onu bırakıp gideceğimden korkardı. Oysa bilmiyordu; asıl giden o olursa, geriye kalan ben ne yapardım…
Acıktığında, beni yanında isterdi. Mama kabına yönelmezdi hemen; önce beni çağırır, gözlerini gözlerime diker, sabırla beklerdi. Yemeği değil, o anı paylaşmayı isterdi. Çünkü Boncuk için sevgi, açlıktan daha önce gelirdi.
Ve sonra… O kara gün.
Bedeninin tükenmeye başladığını fark ettiğimde içimden bir şey koptu. Onu kurtarmak için ne yapabilirdim? Daha ne yapabilirdim? Hastalık, sevgiyle iyileşmezdi. Ama yaşama hakkı… Yaşama hakkı elimde miydi?
Ona son kez sarıldım. O küçük bedeni, içimde dev bir boşluk bırakarak gitti. Ve ben geriye kalan her şeyi sorgulamaya başladım.
Bahçede hâlâ onun izleri var. Gölgesi duvarlarda, sesi rüzgârda saklı. Ama mezarını bilmiyorum. Bilmeyi de istemiyorum. Çünkü onu cansız görmek, o vakur adamı sessiz bir kediye dönüşmüş bulmak, beni öldürürdü.
Belki de en büyük ders, sevginin sadece varlığını değil, yokluğunu da taşımak gerektiğidir. Boncuk, sevgiyi en saf haliyle yaşattı bana. Gözleriyle, dokunuşuyla, yanında oturup sadece var olarak. Ve belki de en büyük sevgi, bir gün gideceğini bilerek, yine de bütün kalbinle sevmektir.
Bazı sevgiler, toprağa değil, kalbe gömülür. Ve orada, sonsuza kadar yaşar.
Peri Feride ÖZBİLGE
31. 03. 2025