feu
27 Ekim 2020 Salı 12:46:48
Unutmak, hatırlamak, hayal etmek, daha da yükseklerde rüyalar... Bunların hepsi üstüne çok düşündüğüm, düşündüğüm kadar da dibine batıp çıkamadığım ve artık pek de çıkmak istemediğim konular. Bunların içinde elbette en acıklısı "unutmak".
Görmek, işitmek, öğrenmek gibi şeyler kontrolümüz altındayken; bütün bunları unutup unutmamayı veya hatırlamayı belleğimizin kıvrımlarına teslim ediyoruz. O zaman da bir şeyler yazıp çiziyoruz sağa sola çerçeveleyip, gidip gördüğümüz yerlerden sembolik eşyalar alıp getiriyoruz kendimizle, yeni bir bilgiyi tekrar ediyoruz yerleşsin diye... Bütün bunlar yaşadığımızı, yaşarken neler olduğunu ve dahi kendimizi unutmamak için. Başka türlü ne olurdu bilmiyorum. Belki migrenli bir boşlukta ölüp giderdik... İnsanın zayıf yanıdır anlamları anlamsız nesnelere yüklemek. Küçücük bir biblo söz gelimi, ya da bir çiçek, bunca şeyi nasıl kaldırır?
Farkedilmek- farketmek de bunun bir parçası ve gayesi ancak zayıflıktan ziyade, pasivize edilmiş bir tercih galiba. Bir tepki. Tekil bir rituel.
Yazıların uzadıkça kalibresi de yükseliyor. Aynı boşluğun içinde savruluşlarımız tam burada yazmaktan ve okumaktan geçiyor. O halde hala korkmadan dokunduğumuz şeyler var. Minik bir yaşam belirtisi. Unutulmamak ve unutmamak için kayıt altındayız hepsi bu.
Sevgi ve selamlarımla.
1 cevap yazılmış
Cevap Yaz
Nietzsche'nin kelime varsa şiddet vardır, sözünü anlamaya çalışıyorum. Her defasında sayısız varlığın bu karmaşık ve korkunçmuş izlenimi veren ve sayının sınırlarını zorlayan etkileşimi üzerine de düşünür oldum. Bazı insanların kelimeleri aracı kıldıkları var oluş öyküleri salt iz bırakma düşüncesi ile açıklanamaz gibi geliyor. Ya da iletişim ve ifadenin gücüne sarılmak da değil sanki. Kelimeler belki de bağımsızlaşan ve sayısız olasılığı bünyesinde barındıran gücüyle farklı imkanlara başkaları ve başka şeyler olmamıza olanak veriyor. Rüyalarımızda aynı insan mıyızdır bilemiyorum ama aynı soruları sorabilirim ya da And dağlarını kelimelerim üzerinden görebilme olasılığını seviyorum. Sonsuz olasılık sınırlı manâ bir şeyler yanlış anlaşılmış olmalı. Ruh belki bilinecektir bir süre sonra ve fark edileceğiz o zaman unutmayanlarca.
Anlaşılmanın kendini anlamaya faydası anlatmakla bitmez. Derin ve karanlık kuyumda minnettarlığim söz konusu tahmin edersiniz.
Sevgi ve selamlar.
Düzenleme:27.10.2020 20:11:28