(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
her şey sanki "zaman" a bağlı. ve devinim etmiyor gibi, hareket halinde. zamanı yenebilirsek veya istediğimiz "zaman", devinime başlatabilirsek; ileriye veya geriye.. ancak bir üst katmana geçebileceğiz.
bu babda erime de zamana bağlı olduğu için ya aynı kalmayı tercih ederiz ya da önünü ve ardını bildiğimiz şeye hareket ederiz değil mi? bunu bir devinim haline getirebilirsek de bitmeyen haz veya bilgiyi daimi tecrübe ederek bir kırılma noktası daha bulabiliriz, yıldaki ay, aydaki hafta, haftadaki gün, saat ... ... gibi sonunda geniş zaman olabilir miyiz diye sadece teoride düşündüm. pratiğe döküldüğü konusunda da bir emare okumadım daha.
zaman ; görece desek de milyonda veya milyarda bir için midir göreceliği.
-madde(beden) : herkesin içinde aynı bölümünde lakin farklı. çok acayip. maddenin sırrını daha çözemedik.
ikisinini birbirine yapıştıran şey ise nefes(ruh) : bu konuda zihin açıcı bir tanım okudunuz mu? tanımsız kalıyor üstlerde. bayağı ise her tanıma inanıyor veya inanmış gibi yapıyor.
bilinç ise ruh'a benzese de daha karışık, son hareketlerde bir süt mertebeye geçse de her kapı ardından bir başka kapı daha var gibi hareket halinde olmadığı zaman hapsoluyor iki kapı arasında. bilinci; sanal zeka olarak kodlamaya çalışıyorlar, düşünen mekanizmalar, insandan daha sağlam bedenlere. erimesi biraz daha geç olan bedenlerdeyken daha çok kapı açabiliriz ancak. lakin ölümü yenemediğimiz sürece hapiste kalmaya devam edeceğiz..
her biri birbirine bağlı, ayrı yapamasa da asla birbirine eşit değil..
sanki zaman, madde, ruh ve bilinç birbiri ile kaos içinde, kibir hallerinden ödün vermiyorlar.
ve her biri ilginç, bize daha zor ve imkansız zirvelerde ve sanki bizim gerçekliğimiz onları bir araya getirmiş halimiz onların her birinden yine de eksik..
matematiksel olarak ifade edemesek de deneyebiliriz;
zaman+madde+ruh+bilinç: insan, bir nebze hayvan veya bitki tanımlayabildiğimiz kadar. lakin ancak
insandan birini bile çıkarırsak: çözümsüzlük veya tutarsızlık karşımıza çıkıyor.
işte o noktada sifon da fırça da bir işe yaramıyor. *oka sarıyoruz sonuçta..
Seccadeden kalktım ve bu yazıyı okudum. İronik mi, hayır.. son zamanlarda okuduğum en içten ve gerçek yazıydı. Öyle hissettim. Çoğu zaman kurgusal gerçeklik hakkında yazıyoruz ki buna ben de dahilim; -mış gibi yapmayı abartarak fakat, “şimdi ve burada” olmaksızın.. bazen bu kurgunun hepimizin zihnini yorduğuna inanıyorum; deşarj da etmeksizin. Yazının içeriğine hiç takılmadım fakat bir dışkıyla kurulan ilişkinin anlatılış şekli beni insani olarak etkiledi. Bu kadar sahte profil, sahte duygu, sahte insan arasında bir *oktan bahsedebilecek kadar gerçek olmanın iyiliğini sevdim. Evet, belki hiçbiri gerçek de olmayabilir; fakat algım gerçek. Ne farkeder. İyi iş. Hayırlı geceler..
Değerli yorumunuz ve vakit ayırıp okuduğunuz için çok çok teşekkür ederim.
İçimizde taşıyoruz yaşam dediğimiz süreç boyunca sonra da gübreye dönüşüyor zaten bedenimiz. Peki ya bilinç yada şuur diye tabir ettiğimiz? -mış gibi yapmak da Ingilizlerin dilindeki bir kalıptır. Ne kadar güzel tarif ediyor değil mi insan olmayı?
İbadetlerinizin yüce makamlarca kabul görmesini dilerim.
Kurgusaldır zaten gerçeklik ya da gerçeklik dediğimiz şey kurgular bütünüdür sanki.
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.