Paranın öldürdüğü ruh, kılıcın öldürdüğü bedenden fazladır. walter scott
grafspee
grafspee

onüçekim

Yorum

onüçekim

9

Yorum

5

Beğeni

0,0

Puan

1267

Okunma

onüçekim

onüçekim

-Burayı çok sevdim.
-Beğeneceğini biliyordum.
-Saatlerce burada oturabilirim.
-Uzun zamandır burayı görmeni istiyordum. Kahvaltıyı da beğendin mi?
-Harika. Sucuklar deve etinden demiştin değil mi?
-Evet.
-Bu derenin adı neydi?
-Azmak Çayı..

Yanakları kızararak kikirdedi. Derenin ismi komiğine gitmişti. İlk duyduğumda ben de gülümsemiştim. O kahvaltısını yapıyor, bense onu izliyordum. Çevrede sadece derede yüzen ördeklerin sesi vardı. Çok huzurlu hissediyordum. Uzun zamandır ihtiyacım olan dinginliğe kavuşmuş gibiydim. Burayı çok sevdiğim için onu da hep buraya getirmek istemiştim. Ama bir türlü fırsat olmamıştı.

Neden olmamıştı?

Şu an nasıl buradaydık?...

Birden hava karardı. Herşey, herkes yokoldu.

...

Hasta monitörünün uzun aralıklarla öten sesiyle uyandım. Refakatçi koltuğunda uyuyakalmıştım. O ise hala ağzında solunum cihazıyla belli belirsiz nefes alıp veriyordu. Rüyaya dönebilmek için gözlerimi kapattım. Olmuyordu. Sağ yumruğumu sıkarak sertçe kolçağa vurdum. Plastik kolçak çatırdayarak kırıldı. Gürültüden uyanacakmış gibi gayri ihtiyarî kolçağı sıkı sıkı tutarak, dişlerimi sıktım ve yüzüne baktım. Hiç hareket yoktu. Kendi kendime gülümsedim. Keşke sese tepki verse diye düşündüm. O zaman odadaki herşeyi büyük bir gürültüyle paramparça edebilirdim. Kendimi odanın altını üstüne getirirken hayal ettim. Cebimden çıkardığım sigara pakedini ağzıma yaklaştırarak dudaklarımda bir tane çektim. Ama burada içemezdim. Ayağa kalkıp üzerimde çakmağı aradım. Sonra onun ceketinin ceplerine bakarken, iç cebinde elime takılan kağıdı çıkartıp ne olduğuna bakmak için koridorun ışığına tuttum. Kağıda sarılmış bir kaç kuru papatya vardı. Kağıtta da bir not:

"Uzun yolculukları severim biliyorsun. Sen benim en uzun yolculuğumsun. Her kilometresi bana yeni bir şey kazandıran, çoğu ilk defa gördüğüm manzaraların, duyguların sahibisin. Milim milim keşfetmek istiyorum her halini, aşmak istiyorum dağları tepeleri. Ve her an sana daha fazla yaklaşmak istiyorum. Sonu sen ol bu yolun. Tüm yorgunluğumla sıcacık bir yuvaya kavuşmanın verdiği hazzı tattır bana. Öyle ki bırakıvereyim kendimi kucağına, "her bir anına değdi" diyeyim "her anına değdi"..

Bu kağıdı dört yıl önce ilk buluşmamızda ona ben yazmıştım. Hemen oracıkta koparıp kağıda sardığım papatyalar da hala içindeydi. Ufacık bir şeye bile ne kadar değer verip yıllarca saklamıştı. Bense en uzun yolculuğum dediğim kadını ihmal edip kendimi günlük hayatın koşturmacalarına kaptırmıştım ve uzun zamandır istediği herşeyi ertelemiştim. Az önceki rüya... İlk buluşmalarımızda ona Akyaka ile ilgili hayaller kurdurmuş, oraya götüreceğime söz vermiştim. Ama o zamandan beri ne zaman dile getirse hep ertelemek için bir sebep bulmuştum. Benim bütün ilgisizliğime rağmen o bir kez bile lafını etmemiş, ilgisini üzerimden hiç eksik etmemişti. Kağıdı ve papatyaları özenle yeniden cebine koydum. Hele bir uyansın, bırak verdiğim sözleri, seviyorum demeyi bile ertelemeyecek, her aklıma geldiğinde söyleyecektim. Elini tutup, yanağına bir öpücük kondurdum ve kulağına yaklaştım:

-Her bir anına değdi...Seni çok seviyorum...

Monitörün çıkardığı ses hızlanırken, gözümde uzun zamandır gözyaşlarımı tutan bent sevinçle yıkıldı.


.

Paylaş:
5 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Onüçekim Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Onüçekim yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
onüçekim yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
levent taner
levent taner, @leventtaner
31.10.2016 18:15:33
Maalesef Hocam

Gündelik yaşamda da övgüler, müsbet sözler kolayca söylenmiyor da bet sözler, yergiler daha kolay dökülüyor dilimizden sanki

Sonra öldüğünde gelsin övgüler

Kişi öldüğünde insanoğlu bülbül kesiliyor mübarek

Oysa artık bir faydası yok

Keşke o güzel sözleri sağlığında söylesek kişilere

Dünyaca ünlü sanatçılar bile ekseri öldükten sonra takdir görür ya

Öldükten sonra tabloları astronomik fiyata alıcı bulan meşhur ressamlar veya

Oysa sağlığında üretiminin karşılığını alsa

Daha iyi motive olsa

Teyzemin sakalı olsa

Yoksa acı, elem daha mı çok kamçılıyor, besliyor insan denen varlığı?

Yüreğinize, emeğinize, kaleminize, kelamınıza bereket

Saygı ve selamlarımla...

Den(iz)
Den(iz), @den-iz
14.10.2016 10:43:59
Takıldığım bir şey var. Bu olay kurgumu bilemedim .. Bu kadar tıbbi cihaza bağlı bir hasta yoğun bakımda mı yatıyor?.Eğer öyleyse papatyaları koyacağı bir cebi olamaz. Yazının duygusal yönü çok güzel.Ama ayrıntılar gözümü ısırınca rahatsız oldum .. Umarım kırıcı olmamışımdır.. Sevgi ve saygılarımla.
Tsukuyomi
Tsukuyomi, @tsukuyomi
14.10.2016 10:27:54
nem kaldı türküsünü bilirsin. onu dinlerken hissettiğim gibi oldu. Ağır bir melodiydi
lacivertiğnedenlik
lacivertiğnedenlik, @lacivertignedenlik
13.10.2016 23:40:48
İki kezdir okuyorum bu yazıyı..nedense aklıma ailelerin uyurken çocuklarını sevmesi geldi..yazı duygusal gibi duruyorsa da bana soğuk geldi..adamın iç dunyasını samimi bulmadım..sozlerim yazıya dairdir..selamlar..
Saynur Baysal Öztürk
Saynur Baysal Öztürk, @saynur-baysal-ozturk
13.10.2016 20:02:25
Değerli yazar, tembelliğimden hepsine yorum yazmasam da yazılarınızı beğenerek okuyorum. Bu çalışmanız sizde alıştığım üsluba cok benzememekle birlikte, bu da çok özenli ve güzeldi.

Ben de insanların biriktirdiği en kıymetli hazinenin hatıralar olduğuna inananlardanım. Bu nedenle mi, adından mı (evlilik yıldönümümüz) yoksa rahmetli anneciğimden sonra yaşadıklarımızı çağrıştırdığı için mi bilmiyorum, bir başka etkiledi.

Kahramanın notu ve kuru papatyaları bulduğu andaki duygularını kaybettiği annesinin çekmecelerinden bırakın yıllar önce aldığı hediyeleri, torunlarının karaladığı kağıtları - güya resim- bile bulan birinden daha çok kim anlayabilir?

Çokça tebrik ve selam ile.
Nuray Çakmak
Nuray Çakmak, @deniz55
13.10.2016 18:33:59
10 puan verdi
"-Her bir anına değdi...Seni çok seviyorum..."

Keşke bunu monitöre bağlı yaşam mücadelesi vermeye çalışmadan söyleyebilsek söylenen cümle çok daha anlamlı olurdu. İhmal etmek için bahaneler hiç bitmez, ilgisizlik ve görmezden gelmek içinde geçerli. Telafisi olmayan zaman; çok acımasız. Söylemek lazım, ilgilenmek lazım, ertelememek lazım geç olmadan. Güzeldi saygılarımla..
sami biberoğulları
sami biberoğulları, @samibiberogullari
13.10.2016 18:00:36
Sevgili Fatih.

Hayat öylesine acımasız ki.

''Eyvah ne yer, ne yar kaldı/ Gönlüm dolu ah-ü zâr kaldı'' Diye ertelenmiş bir hayatın pişmanlıklarını yaşıyorsun, hatta daha da ileri gidim '' Çık lahitten ey Fatıma, Kıyam et'' Diyorsun ama Fatıma'yı toprağa verdikten bir hafta sonra bir başka Fatıma ile hayatını birleştiriyorsun.

Kısacası insanları anlamak zor.

Selam ve sevgilerimle.
küsss
küsss, @kusss
13.10.2016 17:54:58

Evet itiraf etmeliyim, onca yazi okuyup sayfaniza geldigimde beklentim bu degildi. Yani cok sizin tarziniz bir yazi degil gibi, oncekilerle kiyasladigimda.. ama yine anlatim akıcı.. ve elbette hikayenin özüyle uzaktan yakindan ilgisi yok ama daha az önce Kazak bi arkadas yazdı,"gelirken söz 'at sucuğu' getircem" diye. Simdi de deve sucugunu görünce garip geldi iste:)

Tebrikler..
CaNMaYBuLL.
CaNMaYBuLL., @canmaybull2
13.10.2016 17:39:12
10 puan verdi


"-Her bir anına değdi...Seni çok seviyorum..."


Her'şey nasıda an'laşmış... Ama bir ömre değer bu cümle... Gözlerini açtığında yeni bir dünyanın üzerine eskisinin kokusu tütecek... O koku kağıdın içine özenle saklanan kuru papatyaların kokusu değil mi ?


Sevmek aşkın koynunda uyuyan çiçek...


Ama devam hikâyeye dost.

Tebrikler
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL