Sevmek birbirine değil, birlikte aynı noktaya bakmaktır. exupery
Gülüm Çamlısoy
Gülüm Çamlısoy

PALTO...

Yorum

PALTO...

18

Yorum

2

Beğeni

0,0

Puan

1505

Okunma

Okuduğunuz yazı 4.9.2015 tarihinde günün yazısı olarak seçilmiştir.
PALTO...

PALTO...


İşte, dedim işte hele ki portmantodaki paltoyu gördüğümde. Biçilmiş kaftandı bir önceki sahibine. Nasıl olmasın. Bedeni kesinlikle bire bir tutuyordu hele ki rengi ve o pötikare deseni.
Bir tek rozeti eksikti eh, onu da odamdaki kutudan tedarik eder iliştiriverirdim yakasına. A, evet bir de paltoya uyumlu bir şapka. Kolaydı yapmam gereken ama en zoru sona kalmıştı.
Kapattım gözlerimi garson çayımı servis etmeden evvel dakikalarca hem de. Birazdan içim ısınacaktı ya gerisi hiç mi hiç önemli değildi.
Boştu karşımdaki sandalye ama doluydu kalbim.
Boş boş etrafını süzen iri kıyım bir kadına rast geldim ve hafif bir reveransla selam verdim hangi akla hizmetse. Demeye kalmadı ki yanıma geldi koşar adımlarla:
‘’Sorry, do I know you?(pardon, sizi tanıyor muyum)’’ demesine kalmadı ki anladım ki şapa oturmuşum.
Derken izah etmeye başladım. Kadın nerden bilecekti bir düş avcısı olduğumu. Allem ettim kallem ettim meramımı anlattım kadına ve iyi dileklerimle yolcu ettim.
Sandalye hala boştu sahiplenmeyi bekleyen o gölgesiyle resmen rest çekmişti bana. Yine aklıma düştü portmantodaki palto. Sahibi var mıydı acaba, dememe kalmadı ki az evvel yolcu ettiğim meraklı turist ilişti bir kez yanıma:
‘’This is for you.(bu sizin için)’’Elinde tuttuğuna baktım. Minik bir biblo. İtiraz etmeme izin vermeden elimin üzerine koydu elini ve hiçbir soru sormama fırsat vermeden dönüp gitti.
Son sözü çınlıyordu kulağımda:’’Be happy.(mutluluk dilerim)’’
Cidden bu kadar mı belli oluyordu huzursuz ve mutsuzluğum.
‘’Hatıra sandığıma ekleyeceğim yeni bir obje’’ deyip koydum çantama.
Garson belli ki ya uyuya kalmış ya da beni adam yerine koyup getirmeye tenezzül etmiyordu soğumuş çayımı. Ellerim o kadar soğuk ve uyuşuktu ki.
Allah vere de ben gidene kadar palto hala asılı kalırdı yerinde.
Her şey çok yerli yerindeymiş gibi neyi dert ediyordum. Eminim ki bunu birine anlatsam oldukça dalga geçerdi. Sandalye hala sahiplenmeyi beklerken ben beklememeye karar verip bir hışımla kalktım yerimden. En azından bir de garsonla restleşip bir kavgaya mahal vermemek adına üstüne üstük paltoya sahiplenmek maksadıyla harekete koyulmalıydım. Turist kadının biblosunu da çantama koyduğum gibi hızla ilerledim amacıma. Kimseler görmeden ele geçirmeliydim. ‘’Umarım kamera yoktur girişte’’ düşüncesi tam esir almışken umarsızca küfrettim içimden. En kötü ne olabilirdi ki, düşüncesi bile tesir etmemişti ve hangi akla hizmetse kapıverdim paltoyu. Allah’tan sahibi yoktu görünürlerde ve gümbürtüye gitmemiştim.
Sonra ne mi oldu… Sadece koştum bir ganimet bulmuşçasına bir yandan da paltoyu okşuyordum. Hafiften yağan yağmura aldırmadan otobüs durağına kadar koştum. Öylesine tıkanmıştım ki yine de dert etmiyordum hiçbir şeyi ta ki biri koluma yapışana kadar. İçime doğan gelmişti başıma. Durduk yerde başıma iş almıştım.
‘’Kızım sen şaşırdın mı?’’
‘’Kötü bir niyetim yoktu inanın ki hem ne ise cezam çekmeye razıyım. Bakın memur bey, o kadar o kadar…’’
‘’Çıkar ağzındaki baklayı. Neden çaldın paltoyu?’’
‘’Çalmadım. O zaten bize ait. Ona ait.’’
‘’Tanımadığın bir adamın paltosu nasıl sana ait oluyor üstelik o dediğin de kim?’’
‘’O benim babamın paltosu.’’
‘’Nasıl bunu iddia edebiliyorsun? Ya baban nerede ve nasıl bu kadar emin olabiliyorsun?’’
‘’Babam bizi terk ettiğinde üzerindeki paltoydu çünkü.’’
‘’Ne zaman oldu bu üstelik sen ne dediğinin farkında mısın?’’
‘’O gittiğinde ki ben henüz on yaşındaydım.’’
‘’Ne yani, sen o paltonun babanın olduğunu mu iddia ediyorsun?’’
‘’Bakın, paltoyu buldum. Eminim ki peşi sıra babamı da bulacağım.’’
‘’Sen benimle dalga mı geçiyorsun yoksa cidden kafayı mı sıyırdın?’’
‘’Hatta hep taktığı rozeti de iliştirdim mi yakasına…’’
‘’Dua et ki senden şikâyetçi değil hiç kimse. Hadi çek git kaybol gözümden. Aklını başına devşir de bir daha düşme buralara.’’
‘’Nerede?’’
‘’Kim nerede?’’
‘’Paltonun sahibi?’’
‘’Çoktan çıktı gitti bile.’’
‘’Ya, ismini söyledi mi size?’’
‘’Sence?’’
‘’Yakup muydu ismi söyleyin bana?’’
‘’Yaptıkların yetmezmiş gibi bir de kulak misafiri mi oldun?’’
‘’Lütfen, söyleyin ismi Yakup muydu?’’
‘’Ne olmuş ki Yakup ise. Milyonlarca aynı ismi taşıyan insan var memlekette.’’
‘’Söyleyin çok oldu mu gideli? Ya adresi var mı sizde lütfen yardım edin bana.’’
‘’Az evvel çıktı. Allah’ım aklıma mukayyet ol neler diyorum ben.’’
‘’Memur bey, inanın ki bu o bu babam. Çok teşekkür ederim size çok hem de.’’
‘’Daha görmeden nasıl emin olabiliyorsun bu kadar?’’
‘’Çünkü annem babamın adını yakasının içine işlemişti. Bu o evet, bu o.O palto babamın ve o adam benim babam sadece benim babam.’’





Paylaş:
2 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Palto... Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Palto... yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
PALTO... yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Hasan Özaydın
Hasan Özaydın, @hasanozayd305n
5.9.2015 20:36:32
Alışmışız mutlu sonlara babasına kavuştu mu acaba,tebrik ederim saygılarımla.
Ayvazım Deniz
Ayvazım Deniz, @ayvazim-deniz
5.9.2015 16:53:05
Değişik.

Ama arayış içinde olan bir insanın yapacaklarının da sonu olmadığının göstergesi.

Güzeldi.

Tebriklerimle.
NurtenAk
NurtenAk, @nurtenak
5.9.2015 16:30:03
Yüreğine kaleminize emeğinize sağlık. Gülüm hanım, bu öykü gerçekten güzel olmuş! Okumaktan büyük bir keyif aldım. Yazı sayfasına pek bakamıyorum.. İşte zaman zaman vakit oldukça uğruyorum..

Tebrik ederim. O güzel yüreğin var olsun!!

Sevgi ve Selamlarımla.. Her şey gönlünüzce olsun!!


levent taner
levent taner, @leventtaner
5.9.2015 12:12:29
Güzel şiirlerini her daim zevkle okuduğumuz güzide kalem öykü de asli kişiliğini buluyor ve hüviyetini kazanıyor

Kuşkusuz ne yazsa başarılı

Ama bu öykü, bana gül bahçesi vaat ediyor

Günün ve günlerin yüreğini, emeğini, kalemini, kelamını selamlıyorum.
DemAN
DemAN, @deman
5.9.2015 11:20:46


Bazı nesneler var insanın aklınından kolay kolay çıkmaz; sevdiklerimizin(annne-baba veya eş vb) giydikleri elbiseye kokuları sinmişse nerde olsa tanınır. Öyküdeki palto babasını arayan karakter için bir ipucudur; en azında hayata olduğunun kanıtı.


Sevili Gülüm, denemelerden sonra öyküye geçiş yapmanız iyi fikir ve kaleminizin çok geliştiğine inanıyorum.


bu bir başarı öyküsüydü aslında Gülüm için ve başarıların devamını temeni ederim

Sevgilerimle can
Gülşah Dağlı
Gülşah Dağlı, @gulsah-dagli
5.9.2015 10:10:04
gülüm kurdele çok yakışmış. Tebrıkler
Gülşah Dağlı
Gülşah Dağlı, @gulsah-dagli
5.9.2015 10:10:03
gülüm kurdele çok yakışmış. Tebrıkler
Ozan İhlasi (Bekir Akbulu
Ozan İhlasi (Bekir Akbulu, @ozan-ihlasi-bekir-akbulut
5.9.2015 10:00:04
ÇOK GÜZELDİ SONUNDA ŞİFREYİ YAKADAKİ YAZI DA BULMUŞ BASASI OLDUGUNU NE GÜZEL KALEMİNİZE SAĞLIK GÜLÜM HANIM GÜNÜN BU YAZISINI KUTLARIM TEBRİKLER
nitemtran
nitemtran, @nitemtran
5.9.2015 03:12:40
Durun! Önce içinizdeki mağmayı harekete geçiren bir şeyler yazayım.

Sizin bir çok denemenizi okudum. İşlediğiniz hüzün değilse de hüzünlüydü işlemeniz. Benim hoşuma gittiler yoksa yorum yazmazdım. Zira bir müddettir yorumlarımı sadece hoşuma giden eserlere yapıyorum. Eser derken de çok samimiyim. Yazanlar sağ olsunlar, Allah onlara uzun ömürler versin ki biz de ömrümüz oldukça okuyabilelim.

Fakat son iki üç gündür paylaştığınız öykülerinizi okuyorum ya, ne de güzeldirler, denemelerinizin papucunu dama attılar benim nebzimde.

Denemelere konu bulmak zordur. Bir müddet sonra kendi kendilerini tekrara girerler. Aynı cümleler aynı kelimelere kahır çektirmeye başlar.

Öyküler öyle mi ya? İster durum, ister olay, ister karma hatta ister küçürek olsunlar sonsuz konularıyla her türlü yüreğe seslenirler. Durum farklıdır, olay farklıdır ya, kelimeler de farklılaşır, cümleler ağlamaya, gülmeye başlar.

Okuyucu ise, ezberlediği aynı yoldan bıkmış laboratuvar faresinin özgürlüğe kavuşanı gibi, önünde açılan yeni dünyalarda kaçacak delik arar ve sebebi bıkkınlık değil, mutluluktur.

Uzatmayayım, öykü size yakışıyor. Daha yakışıyor.
Tante Rosa
Tante Rosa, @tante-rosa
5.9.2015 02:28:41
“Hepimiz Gogol’ün Palto’sundan çıktık!” der Dostoyevski..

Okuduğum bütün "Palto" hikayeleri de Gogol'ün Paltosu'na götürür beni.. Yine öyle oldu..

Palto hikayelerinin hep bir büyüsü oluyor, güne gelmesinden de belli değil mi bu?

Tebrikler..
murat özden
murat özden, @muratozden1
5.9.2015 00:10:23
Harika bir öyküydü yürekten kutlar saygılar sunarım

murat özden tarafından 9/5/2015 12:11:03 AM zamanında düzenlenmiştir.
Gülüm Çamlısoy
Gülüm Çamlısoy, @gulum-camlisoy
5.9.2015 00:06:51
DEĞERLİ SEÇKİ KURULUNA VE ÇOK KIYMETLİ GÖNÜL DOSTLARIMA YÜREK DOLUSU TEŞEKKÜRLERİMLE...
İYİ Kİ VARSINIZ.
SONSUZ SEVGİ VE SELAMLARIMLA EFENDİM...
Kemnur
Kemnur, @kemnur
4.9.2015 23:10:08
Kaleminiz öykü yazmaya çok yakışıyor. İnanın. Paylaşmanız vesilesiyle yazınızı okumak imkanım olduğu için mutluyum...Konuyu işleme şekliniz ve tarzınız okumaya keyif katmakta. Güzel paylaşımınıza,edebiyata verdiğiniz emeğe ve yaşattığınız okuma keyfine teşekkürler... Tebriklerimle... Saygıyla...
Emine UYSAL (EMİNE45)
Emine UYSAL (EMİNE45), @emineuysal-emine45-
4.9.2015 16:55:50
Türk filmlerini andıran bir hikaye, hani filmdeki has oğlan birdenbire seviverdiği yabancı adama 'sana baba diyebilir miyim' diyor ya o geldi aklıma bir an.

Bütün bunlar filmerde ve kurgulanmış öykulerde kalıyor sevgili Gülüm. Babası tarafından, hemde aklının erdigi dönemde terk edilen hiçbir çocuk ondan bir hatıra aramaz. Umut yerine nefret fidanlarinı büyütur içinde.

Babası öldüyse durum farklı...

Tebrik ederim, sevgilerimle.
Fatma Oral
Fatma Oral, @fatmaoral
4.9.2015 16:37:49
10 puan verdi
Çok güzel bir kurgu olmuş. Kaleminize sağlık
İsabella
İsabella, @isabella342
4.9.2015 16:33:56
10 puan verdi
Romanın bir bölümünü okumuş, birazdan çayımı yudumlayıp sonraki sayfasına geçecekmiş tadını hissettirdiniz. Sonu da samimiydi, duyguluydu. Akış, anlatış, hepsini beğendim. On on on puan :)

İsabella tarafından 9/4/2015 4:39:19 PM zamanında düzenlenmiştir.
Bir tutam hayat
Bir tutam hayat, @birtutamhayat
4.9.2015 15:16:28
İlginç bir hikaye.
Baba sevgisi, özlemi,
gerçekten değişik bir hikayede hayat bulmuş.
Babam, şu anda 88 yaşında ve hep yanı başımda.
Bir an hikayedeki gibi,
on yaşında ayrı düştüğümüzü düşündüm.
Zor olurdu herhalde hayat.
Hikaye güzel olmuş ama. Konusu üzücü olsa da...
Yahya Oğuz
Yahya Oğuz, @yahya-oguz
4.9.2015 14:57:00
10 puan verdi
muhteşem bir kurgu. sanırım öyküyü uzatabilirdiniz. okur iyi veya köyü olayın noktalanmasını istiyor. okuması çok zevkliydi. çok tebrik ederim.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL