Kılavuzu para olana her kapı açıktır. shakespeare
Hüzünlü peri
Hüzünlü peri

GEÇMİŞ ZAMAN OLUR Kİ...

Yorum

GEÇMİŞ ZAMAN OLUR Kİ...

3

Yorum

2

Beğeni

0,0

Puan

1752

Okunma

GEÇMİŞ ZAMAN OLUR Kİ...

GEÇMİŞ ZAMAN OLUR Kİ...

--------

Eski zamanların Yozgat’ında, hatıraların izinde yürüyorum. Çocuk seslerinin sokaklara karıştığı, ekmek kokusunun rüzgârla savrulduğu o yıllara... Sabahları, sobanın üzerine konan çaydanlığın tıngırtısıyla uyanır, annemin el emeğiyle ördüğü yün çorapları ayağıma geçirirdim. Mahallenin kedisi kapının önünde gerinir, komşuların selamı pencerelerden taşardı. Dünyanın en güvenli yeriydi orası; çocukluğumun, dostluğun ve vefanın hüküm sürdüğü memleket...

Evimiz, avlusunda çocuk kahkahalarının yankılandığı, duvarlarında geçmişin izlerini taşıyan koca bir çınardı. Tahta kapısı, kaç kere çocuk ellerimizle çalınmış, kaç kere komşular “kim o?” diye seslenmişti? İçeride, annemin pişirdiği tarhana çorbasının kokusu eksik olmazdı. Kışın sobanın etrafında toplanır, yazın avlunun serin taşlarına uzanıp yıldızları izlerdik.

Mahallenin kadınları, avlularına çıkıp birbirlerine hal hatır sorardı. Sadece selamlaşmak değil, dertleşmek, paylaşmak vardı burada. Kapılar kilitlenmez, evler sadece duvarlardan ibaret olmazdı. Komşular, akrabadan farksızdı; sofralar paylaşıldıkça bereketlenirdi. Çocuklar olarak biz de bu sıcaklığı hissederdik. Biri düşse, bütün mahalle kaldırırdı. Birinin canı sıkkın olsa, diğerleri tatlı bir bahane bulup neşesini yerine getirirdi.

Ve sokağımız… O daracık ama içinde koca bir dünya saklayan sokağımız! Toprak zeminde sek sek oynar, evlerin duvarlarına yaslanıp masallar anlatırdık birbirimize. Yazları, sokak çeşmesinden kana kana su içer, sonrasında üzerimizden sular damlarken şen kahkahalar atardık.

İçimizde büyüyen bu sıcaklık, yıllar geçse de hiç soğumadı. Şimdi ne zaman bir kapı tokmağı çalsa, çocukluğumdaki o mahallenin sesi gibi gelir kulağıma. Ve anlıyorum ki, bazı yerler sadece taş ve topraktan ibaret değil; sevginin, dostluğun, paylaşmanın vücut bulmuş hâlidir.

Hayat, kimi zaman insanı oradan oraya savursa da, insanın gerçekten evi, içinde kendini en sıcak hissettiği yerdir. Ve bazı mahalleler, hatıralarıyla hep yaşar. Çünkü bir evi ev yapan, içindeki sevgidir.


Peri Feride ÖZBİLGE

20/03/1995 Kırıkkale devlet hastanesi

Cemreler düşerken toprağa,ben bir hastane odasında yatalaktım...O yüzden,cemreler hep üşütür beni...

Paylaş:
2 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Geçmiş zaman olur ki... Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Geçmiş zaman olur ki... yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
GEÇMİŞ ZAMAN OLUR Kİ... yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bir tutam hayat
Bir tutam hayat, @birtutamhayat
29.9.2013 03:06:26
Neyi, nasıl yazacağımı bilemedim.
Halbuki,
kendimi iyi yorum yazan biri zannediyordum.
Bu yazıyı okuyana kadar.

Çok ilginç, çok güzel, okunası bir çalışma...
hayatın akışı,
ya da hayattan hoş bir kesit,
inanılmaz güzellikte sunulmuş okuyucuya...

Başlarken biraz çekinden davranıyorsunuz ama,
cümleler arasından akmaya başladı mı bakışlarınız,
inanılmaz bir güzellik doluyor duygularınıza, aklınıza,,,

Çok beğendim,
çok etkilendim...
Gerçekten ilginç bir çalışma olmuş.
Hayat,
güzellikleri ile,
güzel ele alınmış...

Tebrik ediyorum.
KADIN
KADIN, @kadin
29.9.2013 01:06:53
İnanılmaz dizeler ve inanılmaz duygular... Sizin dizelerinizi okurken, günümüzde evlendirilen çocuk gelinler geldi aklıma. İster istemez içim burkuldu. Gönlünüze sağlık. Sevgiler...

KADIN tarafından 9/29/2013 1:10:17 AM zamanında düzenlenmiştir.
Etkili Yorum
yetim ali
yetim ali, @yetimali
29.9.2013 00:49:48
10 puan verdi
Öyle der bir bilge "geçmiş zaman olur ki/hayali cihana değer" Şairemiz de bir hastahane odasında...insan ruhunun en duyguya açık zaman dilimi...ha bir de gurbet var ya...Hastahane odasında yapayalnız bir kadın ve geçmişe yolculuk...geçmişe dair hüzünlü ve özlem dolu bir dokunuş...hani,bir dokun,bin ah işit derler ya,işte öyle bir dram var şimdi zaman diliminin donduğu anda...mahalle...okul...öğretmenler...nineler...baba...anne..dede....ev ve o yaşamımızın en neşeli zaman dilimi...şair mazisine dair çok detayı betimlemiş eserinde...erguvanların mis gibi kokuları hala hafızasında şairemizin...mahalledeki evler...yaşadığı ev ve odaları...baba ve dedenin eve gelişi...annenin yayla çorbası karıştırırkenki yüzü ve dalgınlığı...ninelerinin yüreğindeki yeri ve ninelerin mazisi...maziye dair ayrıntılar geçiyor ruhunun labirentlerinden ağır ağır ve hep huzurlu...

şairemiz,son mısralarda,bir evlada ve toruna yakışır vefalı düşüncelerini dillendirmiş...
"Aaaahhh..!Benim,gün görmemişlerim, dualarımdaki ceddim,
Sevgi ve muhabbetle öperek ellerinizden,dönüyorum bugüne...

Zamana hep yenik düştü,seneler,anılar ve huzurlu günler,
Artık vakit çok geç,yeşermiyor muhabbetler,hasret gönüller,
O,nur yüzlü büyüklerim,her fani gibi tadarak Hak’ın takdirini,
Kavuşma gününü Yaratan’ın yanına,rahmetine erdiler,asla yitmediler...
...
Şimdi ben,mazide yolculuk yaparken,hasretle,gözüyaşlı,
O günlerin,hayaliyle yaşar,hayata tekrar bağlanır,nefes alırım,
Tek katlı evimizi,babamı ve atalarımı,hatırladıkça huzurla,
Dua dua açılıp sonsuz rahmete,Ruhlarına dokunur,onlara yol alırım..."

Eser, bir hastahane odasındaki nazik bir zaman diliminde kaleme alınmış ve oldukça duygusal bir atmosferi betimliyor...Ve,cemrelerin kendini neden üşüttüğüne dair sırrı da bizimle paylaşmış oluyor şairemiz...

Tebriklerim...bir manzum hikaye özelliğindeki eserinizde maziye dair betimlemelerinizin yüreğinizle sarmalanmış olduğu hazzını veren içtenliğinize ve dillendirişinizdeki üslubunuzadır...selamlarımla...
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL