Anılarımızın bir güncesini tutmamız gerekir; gönül güncesi, can gölgesinde hiçlik defterine yazılır. Çabamız, hiçlik defterine yazılanları okuma uğraşı olarak algılanmalıdır.
Varlığa gelen her şey, yani hayvan, ağaç, taş-toprak, su-rüzgâr, doğal olarak insan da kendi öyküsünü anlatmanın-yazmanın hayalini kurar; bunu bir ölçüde başarır da. Demek ki her şey bir öykü kitabıdır; bir anı defteri ya..»»
Sağduyunun egemenlik kurduğu kritik zaman gelip çattığında, teori yalnızca ev işlerine bakarmış ya da kapıda erketeye yatarmış. Daha da kötüsü, istisna kaideyi bozmazmış.
20. yüzyılın fizik biliminde, haber vermeden gelen ve Newton mekaniğinin bilincine, buradan kaynağını alan sağduyuya başkaldıran bir durum ortaya çıkınca, işler tersine döndü.
Bilim dünyası, uzay ve zaman, akıl ve madde kon..»»
“Günümüz insanı, tarihinin en bunalımlı dönemini yaşıyor...Bunu bilerek kendi içine, özüne dönmek zorundadır. Günümüzün toplumu, geçmiş ve geleceğin hesabını spiritüel alanda aramak durumundadır. Onun ışığıyla aydınlığa kavuşacaktır çünkü...“İnsanlığın geçmişinde neler olduğuna ilişkin çok değişik söylenecek ve gizler var.Ve bunlardan günümüze dek kalan izler...İkinci bin yıl dönemeci ve değer yar..»»
İsa, bir mesîh ve peygamberdi, ama aynı zamanda da Nasıra'dan yola çıkmış bir insandı.
İşte Cibran, İsa'yı insan olarak, bir ozan, bir bilge olarak irdeliyor.
Doğumundan ölümüne değin çarmıhını yanında taşıyan isa'yla birlikte yaşamış gibi sağlam bir tanıkla ve destansı bir dille kaleme almış o günleri.
Bu yapıtta, bilgesinden tüccarına, rabiş esinden hırsızına varana kadar isa'ya tanık olmu..»»
Bu kitap dünyanın en korkunç gizli servisinin gerçek öyküsüdür. Yazan da İngiliz Gizli servislerinde yıllarca çalışmış olan Richard Deacon. Yalnız yazarı değil yaşayan da biri. Kitapta anlattığı birçok konu, yazarın Ortadoğu’da görevli olduğu döneme rastlıyor ve olayların içinde yaşıyor.»»
Yaşamımı, mimarlığını ve yazarlığını ülkenin ve kentlerin kültür, tarih ve çevre değerlerine adayan Oktay Ekinci, özellikle 1980 sonrasındaki İstanbul için ilk geniş değerlendirmesini yayınlarımız arasında çıkan başucu kitaplarından “İstanbul’u Sarsan On Yıl“ da yapmıştı...(Mart 1994)»»
Edebiyatdefteri.com, 2024. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
Edebiyat -
Şiirler -
Kitap
Sitemizde daha iyi hizmet verebilmek için sitemizde çerez kullanılmaktadır.