21.11.2018 14:41:17
Bir GÜVERCİN OLSAM;
kanat çırpsam uzak ufuklara,
hayallerimle kucaklaşsam...
Denizleri ovaları aşsam içim içime sığmayarak,
yükselebilsem gökyüzüne,
çıkabilsem sarmaş dolaş olabilmek için ta bulutların üzerine ...
Seyreylesem ormanları, ırmakları kuşbakışı
ve görebilsem amaçlı insanlar ile küçük hesaplı insancıkları......
RÜZGAR olup; esebilsem poyraz misali,
vurabilsem sahilleri yamaçları,
okşayabilsem yaprakları dalları
ve sitem edebilsem,
sarabilsem bedenlerine dokunarak ağaçları...
Koklayabilsem rengarenk çiçekleri,
buse kondursam gül benizlerine
ve yayabilsem doyumsuz kokularını uzak illere..
Coşturabilsem okyanusları,
isyana sürüklesem dalgaları,
heyecanlansalar engin denizlerin genç aşıkları
ve görebilsem sıcacık sarılışları,
gizemli buğulu bakışları!.......
YAĞMUR olup; yağabilsem bardaktan boşanırcasına
ve iğne ucu kadar yağmadık yer bırakmamacasına...
Kurumuş topraklara, çorak kalplere hayat verebilsem
ve umutlar yeşertip gönüllerde hüzünleri silsem...
Temizleyebilsem yeryüzünü çamurdan tozdan,
gönülleri kirden ve şerefsizleri onur israfından....
GÜNEŞ olup; doğabilsem gecelerin üzerine,
yarabilsem karanlıkları,
engin şafakları kızıla beleyip,
sabahlara çevirsem akşamları...
Aydınlatabilsem yaşama küsmüş köhne gönül kapılarını,
silebilsem cehalettin izlerini zihinlerden
ve kurutabilsem sırılsıklam olmuşları bitmez tükenmez çilelerden...
Tebessüm olsam donuk çehrelere, sönük bakışlara,
gamze olsam gülücüklere
ve dokunabilsem haykırışlara...
-Zafer Yanık-
[ italik ]