22.4.2019 00:37:32
her rüya
kendi özgürlüğünde debelenir
uyudum
şiirin göğsünde
sorgularım hurra
kanatlarım fosforlu ve fiyonklu
kafatasım sübyan
ham rüyaların çölünde
kırpındıkça fır dönüyor boşluklar
zamanı üfleyerek tüketiyorum
bilmişliğim yok yaşamı
sınırlarım astarlı
duldalar kalabalık
şenliklere katıldı sanki kıskançlıklarım
oysa sadelik nefesimi buğuya kesiyor
sahiden susadım
nasıl da inandım
çorak yerlerin sağanaklarına
bilseydim
o mavi bulutları kıtır kıtır kesip
şaşkın ışıklara yollardım
uçardım direksiz taç takmış defneler gibi
dua tutanaklarına taklalar attırıp
gizlilik giydirirdim.....
bütün ferah suların öfkelerine
çılgın ürpertiler uğultular yayardım
nasıl da
belli belirsiz hatırların masumiyeti
ama/
tebessümlü gökyüzünün şifrelerini unuttum
alıştım
aklımdaki afişleri sırtıma yüklemeye
uyandım.
artık
yansızlığı görmüyor ufalanmış kanatlarım
......