12.12.2017 09:51:13
kıyı kenar/ın maviye çalan lekesi
gecelere uzanan bahçe
ki,dal uçlarını onaran ıslak rüyalar
avucumda aydınlık masalla odalar dolusu
kalbime dökülen
alnımızdan öpen suskun zulalrın
meyvesini paylaşmak
düşe giren bir Elmayı terapiye salmak
boşluğun beyazında her şey
daha iyi olsun
diye...
ne garip yalnızlık
hala ayak sesin merdivenlerde
gölge/n senle ben arasındaki
bakışın yolunda
ah bitmiyor çiçeklerin uykusu
uzun türküde
sabahın aynasına giren kınalı tavşan
ve sürgün gözlerinde açan ikindi saatleri
sonsuz akım çığlığı
gülünce canımın içi
anlatabilmek çocuklara seni
saçlarına güller takabilmek
ve bağırabilmek dipsiz kuyulara
avuçlarımdaki yıldızlara
seni
üşüyorum
kapatma gözlerimi
yokluğun
kalabalık yangın
kime dokunsam sensin
uslanmak bilmeyen ülke
kül kedisi yorgunluğunda kalbim
sahi
kaç baharlar geçti dünyadan
bir ben uyumuyorum
bir de cehennem
aklımdan geçenleri okudukça için
bırak yıkansın gökyüzü
tutma gözyaşlarımı
lacivert ışıklarca
kızarmış dağlardan su içen
ne güzel bir ayıbım
ayarlı saatlere sakla ay ışığımı
senden uzakta ölürsem
bul beni
bir at bacaklarını kırarsa
bul beni
boğsa da zamanlar
çıplak omuzlarında ürperirim
tenhanın en ucunda
kendinde
bul beni