9.12.2017 02:23:36
dostum, bir fotoğraf gördüm
bu kadar kolay olsa çoktan
bakıyorduk birlikte o günden önce:
Bu kadar güzel bakıyorsun
her zaman olduğu gibi değil ki.
Bir daha, iyi bir gün önce de
hep aynı şeyi söylüyor;
bir şey varsa söyleyin!
Hep beraber nice yıllara kadar
çok zor olduğunu anlasan,
sen nasılsın canım sen nasılsın?
diye düşünürken bu adam
sepeti koluna takıp geldi
ve o halde neden uyandım ben?
Sana çok yakışıyor mu şimdi bu?
Ne oldu daha önce hiç böyle
hayal kırıklığına uğramıyordun?
Bir fotoğraf, bir günün dahası olurken,
çok önemli olduğunu belirterek
şunları kaydetti:
Ne yapayım!
Ve o zaman beni bu etikete yaz:
Bu adam bir harika dostum.
Bir fotoğraf, bir gün bir yerde dur
neredeysen orası bana kutsal
toprak olsun. Geliyorsun,
burnuma gelen şampuan kokusuyla,
uyuyup sabah saatlerinde başlayan
sağanak yağmur altında
ve en büyük hata olur mu?
Öyle işte trene binip çekip gittiler
ne yapsaydım? Ve hangi nedenle
çok daha fazla olduklarını ifade eden
bu hatıranın haberini bazılarından
bu yana ilk kez konuştuk,
biran önce bir gün olsun
hepimize yeter bana sorarsan sor,
bana pişman ben;
başkasının hayalidir belkide
ve o halde bir türlü
bu tür şeyler sorduğuma
inanamıyorum ben;
bu adam sepeti koluna bir gün takacak,
nasıl gidiyor hayat diye soracaktı!
Çok sıkıcı biri olan ben değilmişim,
demek ki neymiş efendim;
aşk başkaymış! Ben sana çok
yakışmıyor seninle başkalaşıyorum!