Biz ancak bize hayran olanları can ve yürekten överiz. la rochefaucauld

Web Zaman Damgası



"Mor Beyaz- ÖYKÜ" isimli şiir 9.1.2024 10:32:40 Edebiyatdefteri.com Web Zamanında
Edebiyatdefteri.com Sunucularına Yüklenmiş/Güncellenmiştir.
Edebiyatdefteri.com sunucularına yüklenen veya güncellenen şiirler web zaman damgası ile işaretlenir.
Web zaman damgası ile işaretlenen şiirleri sertifika zamanında yer alan bilgilere göre doğruluğunu taahhüt eder.
Detaylı Bilgi İçin Tıklayın.


Şiiri Görmek İçin Tıklayın

Mor Beyaz- ÖYKÜ
27.4.2017 14:10:37
Saha betonu birleşim aralığından cılız bir fide, ofisime giriş çıkışımda sanki bana

yalvarıyordu. Ne olur beni bu daracık alandan kurtar, toprağım suyum yok gelişemiyorum

diyordu. Önünden her geçişimde bu sesi duyar gibiydim. İçinde bulunduğumuz mevsim, onu

bulunduğu yerden söküp başka yere taşımama müsait değildi, ama ben onu bulunduğu yerden

müsait bir zamanda kurtarmayı kafama koymuştum.
Serviste çalışan kompresörlü kırıcıyı kullanan uzman işçiye fideyi göstererek derz arasında

n gövdesi etrafı betonunun kırılarak açılmasını söyledim. O gün itina ile gövdesi etrafındaki

betonlar kırıldı. Yassılaşan gövdesi hafif esen rüzgarda efil efil sallanıyordu. Kırılan betonun

yerine gövde etrafı toprakla doldurularak sıkıştırıldı, çıtalarla koruma altına aldı. O yaz gelişip

serpilmesi için suyu gübresi eksik edilmedi.

Bir yıl sonra;

Nisan başında fide yerinden söküldü. Atölye giriş çıkış hol betonu ortasında bulunan bordür

taşları ile çevrili refüje dikildi. Gözüm üzerindeydi. Tahminen rüzgar ya da karganın düşürdüğü

dut tanesinin beton derz boşluğuna düşerek yetişen piç tabir ettiğimiz dut fidanı yeni yerinde

güvendeydi artık.


O yıl hizmet almış olduğumuz yüklenicinin temin ettiği, servisimize meydan işlerinde

çalıştırılmak üzere gönderilen orta yaşlarda bir işçi fidenin iyi cins bir dutla aşılanmasının gerekli

olduğunu, aşı zamanı geçmeden aşılanmasının iyi olacağını müsaade edersem köyünden cins

dut ağacı filizi getirip aşılayabileceğini söyledi. İşçi o hafta başında köyünden getirmiş olduğu dut

filiziyle iki yerinden dutu aşıladı.

Beş yıl sonra;

Yapılan aşılardan ikisi de tuttu. Gövdesinden yükselen iki aşılı dal o yaz gelişti serpildi. İşçi

aşılamış olduğu filizlerin farklı cins dut ağacından alındığını, iki dalın ayrı cins dut vereceğini

söyledi. ileriki yıllarda mor beyaz dut verecekti artık. Beşinci yılında gövdesi kalınlaşmış dalları

güçlenmiş, az da olsa meyve vermeye başlamıştı. O yıl sonu tayinim çıktı, oradan ayrıldım.

On yıl sonra;

Emekli olalı bir kaç yıl olmuştu, aylardan haziran ortalarıydı. Daha evvel tayin nedeni ile

ayrılmış olduğum iş yerini görmek geldi içimden. Gittim ancak tanıdıklarım ya tayin olmuş yada

da benim gibi emekli olmuşlardı. Orada bulunanlardan bir kaç kişi ismimi gıyaben duyduklarını

söylediler. Yemek vakti yaklaşmıştı müsaade istedim ama nezaketen bırakmayacaklarını beraber

yemek yiyeceğimizde ısrarcı oldular. Yemek salonu birinci kattaydı. Cam kenarında hazırlanan

masaya oturduk. Gözüm bir an pencerenin dışında, yemek haneye doğru uzanmış dut dalını








silkeleyen bir işçiye takıldı.

Yemeğimizi afiyetle yedik, garsonlar masaya yeni servis açtılar. Mor ve beyaz karışımı dut

servis edildi. Kıdemli olan memur arkadaş, ürün kendi ürünümüzdür biraz evvel silkelenirken

gördüğünüz dut ağacının meyvesi afiyetle yiyebilirsiniz dedi.Tebessüm ederek, ağacı dikene,

diktirenlerin geçmişlerine rahmet diliyorum dedim. Yemek sonrası onların mesaisi başlamak

üzereydi, teşekkür ederek yanlarından ayrıldım.

İç güdü sel olarak anılarımı tazelemek için ayaklarım o dut ağacına doğru yönlendi.

Geçmişte kalan o hüzünlü günlerini anımsarken gövdesine yaslanırken gölgesinde bir müddet

soluklandım. Başımı yukarı kaldırdığımda, atlas yeşili geniş yaprakları arasından sızan güneşte

parlayan mor beyaz dutları, ye beni dercesine sanki bana gülümsüyorlardı. 050216mcicek

© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL