Sinsi övmelere faydalı yermeleri tercih edecek kadar aklı başında adam azdır. la rochefaucauld

Su Şiirleri

Aşağıda 1,500,000'dan fazla şiir başlıkları arasından "Su" terimini içeren şiirler listelenmektedir. Su ile ilgili şiirler "kayıt tarihine" göre listelenmektedir. Şiirlerin "Su" ile ilgili alakalı olup olmadıkları sistem tarafından otomatik belirlenip içinde aradığından konu dışı bazı şiirler listelenebilir. Su ile ilgili " 17959 " şiir aşağıdadır.
Biçilmiş değerime alaycı gülüşlerini takınırak

-Beklenmeyen misafirime en çelimsizinden 'merhaba' diyorum.



...
Devamını oku »
Asıl adı Haydar'dır. Yaşamının büyük bölümü Sivas’ın Yıldızeli ilçesinin Çırçır Bucağına bağlı Banaz köyünde geçti. Ölümünün, 1547-1551 ya da 1587-1590 arasındaki bir tarih olduğu sanılıyor. 16. yüzyılda Osmanlı'da baş gösteren bir çok ayaklanmayı desteklemiş, sosyal harekeketlenmeler ile ilgili fikirlerini şiirlerine yansıtmıştır. Bazı tarihçiler şiirlerinde geçen "Şah" kelimesinin İran Şahı'nı değil Anadolu Bektaşi Postnişinini temsil ettiğini belirtirler. Pir Sultan, ağır idari uygulamalar altında ezildiğini düşündüğü Türk Toplumunun yeni bir yönetime de ihtiyaç duyduğunu çoğu kez şiirlerinde dile getirmiştir. Bu nedenle dönemin Sivas Valisi Hızır Paşa tarafından pek sevilmemiş, eskiden dost olan bu iki insan arasındaki ilişki zamanla husumete dönerek, Pir Sultan Abdal'ın Hızır Paşa tarafından idam edilmesiyle sonuçlanmıştır. Klasik Anadolu Aleviliğinin ideasını eserlerinde işleyen Pir Sultan Abdal, 16. yüzyıl Türk edebiyatının en önemli şairlerindendir. Bugün yazmış olduğu sözler bir çok sanatçı tarafından hala şarkı ve türkülerle icraa edilmektedir.Pir Sultan Abdal hem yaşamı, hem de şiirleriyle bir okul ve misyon sahibi olmuştur. İdamıyla da insanlardaki haksızlığa ve zulme karşı adalet duygularını harekete geçirmiştir.Pir Sultan Abdal, halk arasında Yedi Ulular olarak bilinen Yedi Ulu Ozan'dan biridir. Alevi gelenekleri ile dergâh ortamında yetişti. Hak Muhammed Ali izinde yürüdü. Ana konuları, deyişler, nefesler, Hakk sevgisi, Ehl-i Beyt sevgisi, duazimam, ilahi aşk, tasavvuf ve sosyal uyarı niteliğindedir. Dolayısıyla bir derviş olarak toplumu irşat (İlmiyle ve aklıyla toplumu bilgilendirmiştir) etmiştir. Tekke ve tasavvufun kalıplarını aşıp geniş bir halk kesimine seslenebildi. Medrese öğrenimini Erdebil'de görmesine rağmen, diğer bazı halk şairlerinin tersine, Divan Edebiyatı'ndan hiç etkilenmedi.
Eksiğim aldım da meydana geldim,
Ben günahkar kulum erenler mürvet.
Kabahatim andan, cürmümü bildim,
Ben günahkar kulum erenler mürvet.

...
Devamını oku »
Canımdan bir parçasın kıyamıyorum yavrum.
Dışarıda kaç kurt var? bu tipide bu kışta,
Hava sisli, bulutlu sayamıyorum yavrum.

Anlıyorum seni ben gençsin hayat dolusun,

...
Devamını oku »
Hiç bitmezdi derdim belam sultanım
Hasret içe, içe meşkin mülküne
Gelmesen gitmezdi elem sultanım

Sanki yıldız gibi parlar ışığın

...
Devamını oku »
Soğuktu çocukluğumun elleri.

Kırağıların hırsızlığında parçalanmış
Dağlanmış kuşluk güneşinde savruk
Sokaklarda bir ezber tekrarı;

...
Devamını oku »
Onca geçen yıla,acımıyorsun
Ne yapsan adına, kader diyorsun
Suçunu kadere yükleme artık

Girdiyse göz yaşı şekline yalan

...
Devamını oku »
“Yalnızlığı seviyorum” diyorsun ama hep yalnızlıktan korkmuşsun sen! Hani bir gün bana şöyle demiştin: “Beni yaşatan aşkım ve özgürlüğümdür!”. Oysa ölümlüler aşkı, ölümsüzler özgürlüğü seçer! Hâlâ anlayamadın mı, aşkı olanın özgürlüğü yoktur!
Biliyorum ölümsüzler büyük işlerle uğraşır, aşk ise küçük bir dünyayı kabul etmek ve yetinmektir. Ama sana olan tutkum öyle büyüktü ki… Belki bu yüzden gitmek istedim. Binlerce yıl önce yaşanan bir efsane kadar uzaktın bana. Bu yaşta ihtiyarlamıştım… Dolu dolu yaşadığımı sanmıştım, fakat bu hayatın içi ne kadar da boşmuş… Bana bunları öğrettin ya, işte o zaman beyhude yaşadığımı hemen anladım... Ölümsüzlüğü sunsalar, istemem artık; sıradan bir insan olarak aşkıma kavuşacaksam yarın ölmeye razıyım. Hep kaybede kaybede öğrendim bunları.
N’eyleyim onları, yeryüzünde yaşayan insanları… Onlarla değil, seninle olmalıyım. Ne olursa olsun yaşamalıyım, senin için yaşamalıyım. Bana sen lâzımsın… Sadece sen!…
Senden başka günahım yok!… Ve senden başka hesabım...

...
Devamını oku »
Bir zamanlar efsaneydin yörende
Ahın gitmiş vahın kalmış Subatan
Şimdi hüzün yaratırsın görende
Ahın gitmiş vahın kalmış Subatan

...
Devamını oku »
sürgün edeceksin sıcacık nefesini

yarın adına
bu günü kurban ediyorsun
göz yaşıyla kazdığın izbe çukura

...
Devamını oku »

İlk 1228 1229 1230 1231 1232 1233 1234 1235 1236 Son
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL