Serkan Canbolat
13.8.2007 08:47:21Şiir okuma kılavuzu hoş bir tercih…
Tasvir edilen üç kız her gün kapıdan geçerler… Ve ana karakter, dizelerde aktardığı ikisi haricinde üçüncüye gönlünü kaptırmıştır. ‘Ah o öteki yok mu! / Damarıma basıyor / yüreğime usulca’ söylencesi ile bu gönül vermişliği okuyucuya veriyor.
‘Her gün kapıdam üç kız geçer’ dizesindeki ‘kapıdam’ kullanımı sanırım klavye hatasına kurban gitti. ‘kapıdan’ veya ‘kapımdan’ muhtemel kelimelerdir.
İkinci bölümde şair, şiirin başlangıcında bahsettiği o iki kızla ilgili ayrıntılara girmekte. Ancak yine toz kondurmuyor üçüncüsüne… Çünkü o gönlünü kaptırdığı güzeldir.
Devam ediyor kızlarla ilgili ayrıntılara ki ‘Ah o öteki yok mu!’ söylemi ile gözler hep üçüncünün üzerinde…
‘…
Biri karşı mahallede Necdet’i sever
…’
dizesi ile birlikte aslında şiir, çok yönlü bir yapı kazanıyor. Ayrı ayrı hikâyelere sürüklenebilecek bir kurguya sahip şiir.
‘Biri kırmızı plili altına iki sütun giyer’ dizesinde geçen ‘plili’ kelimesi öyle tahmin ediyorum ki ‘pilili’ olmalı ki klavye kurbanı bir kelime daha.
Ve ‘her gün…’ ile başlayan bölüm başlatmalar tarih olur ki buna sebep elbette üçüncüye kaptırılanın sadece gönül değil bir ömür olduğudur. Sonraki dizelerinde şiirin artık üçüncü yoktur, sadece elleri kınalı bir eş vardır. Ve bunu ‘gayrı bizim evde çayı o demler’ sözleri ile evliliğe işaret ediliyor ve başarılı bir kurgunun ürünü güzel bir şiir ortaya çıkıyor.
Sevgili çeşni, güzel kurgulanmış ve dile getirilmiş şiirini tebrik ederim…
‘Üç kız eksi iki eşittir soru işareti’ ve ‘Üç kız eksi iki de bir “tanem” eder’ dizeleri arasındaki farklılık, şairin son dizeye düştüğü nota karşılık gelir. Ve bu noktada şu ortaya çıkar, notun bu bölümü - ‘bu arada kurgunun aksine yazar bekârdır:)’ - gereksizdir… Sanırım şair, belirtmiş olduğum bölümü vererek - ‘bir önceki şiirde sızlattığım duyarlı yüreklerin yüzüne bir demlik neşe çaldıysam ne mutlu bana’ - okurların yüzüne neşe çalma görevine devam etme düşüncesinde…