3
Yorum
22
Beğeni
5,0
Puan
1356
Okunma

renksiz
kokusuz
saydam bir kuraklığın nefesiyim bu aralar
kök veremeyen iklimlerim
ekipte biçemediğim şafak kırığı düşlerim var benim
kollarımda saramadığım kadar bir sarmaşık mevsimi boşluğu
ve hiç açamadığı kadar açamayan uçurum çiçeği yalnızlıklarım var benim
ve sen sevgili
bu mevsimde olmadığın kadar hüzünsün
alçaldıkça bulutlar göz kapaklarıma
grinin bir tonu daha soluklanır kirpiklerimde
gözlerimde ay ışığı
ışığında yarını olmayan med cezir düşler
ağlamak ağlamamak arası bir kavgayım bu aralar
tuvalimdeki tüm renklerde bir körlük
fırça darbelerimde belli belirsiz kulaçlar
yüzdüremediğim kadar mavi bir batık sevdadır benimkisi
duvarı olmayan çerçeve
çerçevesi olmayan bir resimim bu aralar
ve sen sevgili
bu gecede olmadığın kadar ayrılıksın
.
.
.
dijitalize olmuş bir renk yumağında kendimi arıyorum bu günlerde
beni bulanların
önce bana
sonra da bulabilirseniz insanlığa haber vermesi rica olunur
.
.
.
çocukluğum diyorum
bakmayın siz fotoğraflarımın siyahına beyazına
olabildiğince rengarenk şekerdi tadımız
sevdalarımız gazozumuzdaki baloncuklarda asılıydı
toprak kokan sokaklardı evimiz
biz toprağa bastıkça
toprak ta bizi bağrına basardı
göz kapaklarımız geceye düştükçe de
alnımıza şefkat ve dua bırakan dudaklar konardı
.
.
.
ve sen hayat
gözümden sakınıp sakladığım tüm renkli bilyelerimi versem sana
bana çocukluğumu geri verebilir misin...
ilhanaşıcıocakikibinonaltı
5.0
100% (15)