Bir çocuğun mavi bilyelerini aldım doktor
Sabreden dervişleri öldürdüm
Şehrin bütün erkeklerine işve yaptım
Hayaller söktüm tavanlardan


Bir izdiham var içimde
yağmurlu sokaklardan
üşümüş kedi, köpeklerden
unutulmuş pencere kenarlarından
sesleri kesilmiş bir gürültü...


Azizleri kirlenmiş tembel halkları
hiçbir yağmur aydınlatmıyor
dağbaşları ıssız değil
mağaralar kapanmış

Rabbimi şikayet etmiyorum doktor
ama kulları onu savunuyor


cezaya aşina günahları bitirdim
kelime hatalarım var uryan denizlerde
kulağıma fısıldayan şehvetli savaş
terk edilmiş koyların, gemisi yitik kaptanı
çelişkiler arafı kamaştırdı eksenimi
kendime dönüp bir bir ölüyorum doktor



Işıklar buğulu doktor
camlar buharlı
sesleri anlamıyorum

sade sessizlikler var içimde
sabah beyazlıklarından
kıyıya vurmuş yağmur ölülerinden
şehirleri dâre çeken kıyametten
cumbur cemaat bir ıssızlık


kullarını şikayet edince bebekler
Rabbleri onları savunuyor bilmiyorlar...


Kış gecesi bülbül ötüyor bahçede doktor
oturup şeytanlıklar planlıyorum
iflah olmaz yaraları öğreniyorum önce
kurutuyorum insanlığın mamur muştularını sonra
...








Ocak2016