13
Yorum
14
Beğeni
5,0
Puan
1502
Okunma

Ortadoğu vahşice, ayrılırken parçaya
Petrolden daha kara talihine ağlarken.
Baştaki soytarılar alıştılar fırçaya
Batılının önünde düğmesini bağlarken
Geçiriyor münafık, beytülmalı zimmete
Zülfikârın lazımdır bu sapıtan ümmete.
Bak sövüyor ecdada, uzadı itin dili
Mazlumlar seni bekler, yetişiver Ya Ali!
Sen Allah’ın aslanı, altın kalpli halifem
Kararan insanlığı nurlu ilminle ışıt.
Kalplere dokunuşun dimağlara taze dem
Lezzetiyle yükleyip omzumuzda taşıt.
Kalpler hepten kararıp, içleri doldukça zan
Fırat’ın suyu irin, dayanmıyor buna can.
Biliriz ki şehidin, şefaat eder eli
Mazlumlar seni bekler, yetişiver Ya Ali!
Dünkü kutsal topraklar; Kudüs Mescit-ül Aksa
Şeronların elinde inim inim inliyor.
Filistinli kafesten başını çıkarıp baksa
Havralardan yükselen ‘’gofar’’ ini dinliyor.
Ezanlar üşüdükçe, kubbeyi yıkar ahı
Kalktıkça üstümüzden, soluyor nurlu mahı.
Nefesime nefes ver, doğrultmalıyım beli
Mazlumlar seni bekler, yetişiver Ya Ali!
Coğrafyam içten içe senelerdir fokurdar
Küflenen bir kilittir bitmeyen sorununa.
Şahsiyetsiz kahpeler, fütursuzca fıkırdar
Göz kırparken gecede ‘’Sebe’’’nin torununa.
Türk güçlüyse Müslüman yeniden kalkar şaha
Yunus olup dönerler üç kıtada semaha.
Kabe’den tekrar essin İslam’ın ılık yeli
Mazlumlar seni bekler, yetişiver Ya Ali!
İsmail Süklüm
13 OCAK 2016
KASTAMONU
5.0
100% (12)