Gök Gürlüyor
Şimşekler Çakıyor
Yağmur Bardaktan değil
Sanki Kovadan Boşalıyor

---Hissediyorum geleceksin
-Geleceksin ve Yağmurda Islanmış Bir Serçe gibi Sokulacaksın

ısınacaksın yüreğimde,
güneşin doğuşunu gördüğünde ise
dilinde küfrünle
edebiyatımı yara yara gideceksin...

---giderken kendine iyi bak bile demeyeceksin
- o kadar ayakların sağlam basacak yere
- o kadar güveneceksin yüreğine
- ve bir okadar kurşun sıkacaksın sığındığın yüreğime

Sonra birileri üzecek seni;
lambanın kırık yerinden gelen ışıkla yetinmeyeceksin
ben geleceğim aklına
sonra sen bana geleceksin
yumuşak gönlümün uysallığına sığınacaksın,
ışığımdan bir tutam yüreğine serpeceğim
başını omzuma alıp, şefkat ile sarılacağım
sonra sen yüreğine doldurduğun sevgimle
yine gideceksin

---giderken sağol demeyeceksin

-birdaha geri gelmeyecek gibi gideceksin
-bir veda havasında, tüm aksiliğini bürüneceksin ve gideceksin.

Hissediyorum;

yine gelmek istiyorsun
ama gelmeni istemiyorum
ben senin zor anlarının limanı
iyi anlarının düşmanı
olmaktan yorgun düştüm...

ama gönlüm,
gönlüm seni ilk içeriye aldığı gün gibi yumuşak
yumuşak ve uysal...
kapılarını kapatsa bile artık
artık yorgun düşsede anlam veremediği davranışlarına

tıbbı şaşırtacak kadar sağlık
yüreğimi sollayacak kadar sevgi
gözlerime inat, yüreğine ışık diliyorum,
Yine kendime ihanet ediyorum.

cumali efe