15
Yorum
38
Beğeni
4,9
Puan
1933
Okunma

Gün, kısrak ve devrik acılara yükledikçe rahmeti
Ve tedirgin lehçemde çöreklenen tortusu
Ölü imgelerin…
Hanidir medet umduğum, gönül koyduğum
O zimmetli katran gözlerine hasret koştuğum
Ve güdümünde ucu kırık pergelin.
Nazenin tınısı o devingen belleğin,
Bir ucunda gölgem ki sarkacı kırık hepten
Tüm koşullanmışlığı arz-ı endam ederken
Gönülsüz notaların,
Dizlerimi kırıp da dayamışken başımı rahmine
Toz bulutlarının, bir bir peyda olur
Ölü sevinçler ta ki dilimde o kekremsi tat
Ve günü birlik teselliler kadar akla zarar.
Ümmeti kayıp bir şehir iken aziz ruhların töhmeti
Kadar asılsız mı yoksa şu ölgün yılın son vuruşu:
Demli acılar ezelden, tesellisi yürekte saklı
Mecalsizliğimin yortusu, gıyabında merkezin
Döne dolaşa rahvan adımlarıma şart koştuğum.
Zaman mı suçu yüklenen, gönül mü gıybeti edilen
Belki de hiçsizliğimin yüzüne hürmeten
Taş kesmiş kalpler nazire ederken ömre
Kavşağında gömülü aşklar iken rast geldiğim
Belli ki yokluğunun tecellisi şu kaypak cümleler:
Ne bir nazire ne bir menkıbe:
Altı üstü satılmış ruhların hepten inik kepenkleri
Yine de asılı tehditler uçuşurken havada.
Meylettiğim dirayetsizliğine çelme takan lehçelerde
O tutukluk haricinde tutuklu kaldığım
Bir ömrün penceresinde aşka şart koştuğum
Ölüm kadar başa bela bir zikir.
An’ın o raptiyeli ve münafık dokunuşu kadar zalim midir yar,
Yâd ettiğim aşkı zimmetliyken ezelden,
Tevekkülden ibaret şu hoyrat ömür.
İkbalini temsil ettiğim gönülsüzlüğümde teğet geçerken
Evrene belki de vakıf olduğum sevginin tekelinde,
Haczine meylettiğim sırdaşlığına biçtiğim kılıfa
Emsalsiz bir dokunuşla serildiğim boydan boya:
Hepi topu bir metre kefen:
Yarı gelinlik yarı gurbetlik mademki çıktığım yolculuk.
5.0
97% (34)
3.0
3% (1)