kundağından çözülüyor ebemkuşağının
körpe sevişmelere kırklanmış gülüşler
gözleri henüz açılan gök bebeğin bakışlarından damlıyor
gündönümüne sızan karanlığıma gözlerin
ve sen sevgili!
yeşil sürmelerinden kıyılarımın
mavi esintili sevişlere akıyorsun...

kıkırdayan koynunda suların
kanadı ıslanmış kelebeklerin
pudralı suskuları

üç günlük düşlerin,
ısırılan yanaklarında
çürüyen bakışları gün sızısının

pamukçuklar terleyen avuçlardan ayrılan
perdesi parmakların

rımeli akmış ipek kıza şaşkınlığı
ah !Beyhude sabahların...

şimdi! Nasıl sevmeli seni,
neresine yatırmalı vaktin

bak! Salmış kendini gök eteklerinden
gece bir yanda gündüz bir yanında kolların
yüzünü kapamış gülücük belasında
kızancıkları dalların

kınından çıkan kirpiklerinde aşkın
deli dansı
yanıyor kıvrımlarında fuşya baygınlığı

kıskanç döngülerinde bukleleri alazlarımın
ah! Tendeki hazzı sana kavuşmaların

ahuzar dudaklarda seremonisi çizgi çizgi
cıvıldıyor köklerimde nilüferler
alıp beni benden ,
sürüklüyor bakışlarının doğduğu yerlere

ah !Seni sevmelerin kollarında
yanağı ballısı
peltek rubaisi
içip içip aydınlığında aya susadığım
dürtülerinde olmazlara ekşidiğim

iniyor ince belin oyuğuna geceli saçlar
kırmızı telaşesi yakamın paramparça
hele çıkartsan başını çimdiklerinden güneylerimin
ah! Geceye daha neler neler olacak...