Karla karışık bir memleketin
kanla karışık ciğerleri gibiyim.
İçimden şiirler şehirler ve ölümler geçiyor
Sen geçememişsin kentlerimden ne yazar
artık sevmesende olur...

Ellerini öptüğüm çocukları vurdular
Bakire bıraktığım derelerimin ırzına geçip üzerine sigara yaktılar.
Pornografik film kuşağı masalları hep bunlar
iyi kadınlar porno izlemez
Yatırıp ömrünüzün ırzına geçer...

İçimde insan kırıkları diye bas bas bağırıyor yüreğim
Ekmek kırıntılarına basma oğlum Allah çarpar diye diye öldü benim annem
Bağırsam kaç kişi duyar Anne
Yürek kırıntılarına basıp geçenleri görmüyor mu Allah.

Yaşını başını aldı bu kent
bu hikayenin dramı eksik
Önce hangimiz ölüyoruz biraz düşün
bir az düş sün...


Çocukça bir hayalin peşi sıra ağzımdaki şiiri bozdum.
Beni bırak ben bozuğum
olmamışım.
Tecavüzü meşru kılıyor artık yasalar
haksız tahrik diye birşey var
Sen ne olur ne olmaz sakla bu gözlerini kentlerin bakir ve yalnız ayyaşlarından.

Uslu uslu bekleyeceksin ölümü diyor tv de gördüğüm
adamlar ve madamlar
Yarasız ömür olmaz demişti eski bir kadın
Biz ömür boyu yarayız be gülüm diye
öptüm ağzının ortasından.

Ah ağzının ortasından öpen adamları değilde
ağzının ortasına çakanları seviyorya kadınlar
Bir zamanlar
Oda koyuyordu inan bana

Şiir dediğin
Kendimi şekilsiz bir yalnızlığın orta yerinde çırılçıplak ve erekte halde bulana
değindi.
Çiçeklenmiş bir çift yosma gülüşün boynundan öptüm hazla
Gövdeme tırmanan eller ve gözler
hepsi güzel
Önce sevişiyor sonra seviyorum artık
herkes kadar iyi herkesten daha kötü...

Şimdi bir çift bacak geçer sokak başından
peşi sıra bir çift göz
bir kaç el ve ayak...

Artık ölmesemde olur
zaten diriltilmek içindir ölüm...