----------------------------------------------------------------------------- Meteorolojik Esintiler 1


Bulut rüzgâr sırtında keşfe gider yorulmaz,
Yeşildere ne olmuş, Boztepe’de var mı kar?
Ne vize ne parola dolaşırken sorulmaz,
Mahlukata umuttur, icabına o bakar.


Grisi gebe olur, damlalıktır deposu.
Fazlaca yükselemez ağır gelir poposu.
Önden tül bulutları salar tüten piposu.
Seher yeli götürür, güneşe duvak takar.


Cemrelerin düşüşü ilkbahara tevessül.
Tohum, toprak, güneş, su; başlar gizli tenasül.
Onca alış verişe gerekir hergün gusül!
Kırk ikindi yetişir baştan aşağı yıkar.


Tayfun katar önüne dağı taşı aşırtır.
Hortum tutar burnundan feleğini şaşırtır.
Hesaplar karışınca dereleri taşırtır.
Baraj kapaklarını müşkül duruma sokar.


Sel götürür caddeyi emniyettir kaldırım,
Karşıya geçeceksem sıvanacak baldırım.
Kavgada çakar şimşek, iner çıkar yıldırım,
Sen yağdın ben yağmadım gümbürtüsü can sıkar.


Bırak ahmak ıslansın; koru oğul uşağı,
Toprağı doyuranın budur en yumuşağı.
Nesillerden hatıra, kör ebemin kuşağı
Güneş bulut elele pergelle göğe çıkar.


Şemsiyesiz kâr etmez sağanağa anorak.
Damlayı tutar sever ucundan salar yaprak.
Fazlada gözü olmaz bir yerden savar toprak.
Çiçekler güzelleşir, çimenlik ayrı kokar.


Ormanların bulutla sıkıdır meşvereti,
Çoğaldıkça sonlanır erozyon hareketi.
Çiy, kırağı, çisenti yağmurun bereketi
Tepelerde kar olur suların berrak akar.









DOSTLARDAN İNCİLER :

Dağlarımız sarnıçtır, ovalar çeker nemi,
Kıble ansız eserse, kar kapar azı- gemi,
Baharda filizlerin, çise olur merhemi,
Süleyman Karaman’ın, gönlünde şiir çakar. ............... kadiryeter


Usul usul yağıyor bereket derler yağmur,
Ses geliyor uzaktan bulutlar homur homur.
Köz üstünde çaydanlık demleniyor ıhlamur,
Ah bir de köpürmesi karıştırınca şeker. ................... bekir güçlüer