hatırlıyorum...
kayıplardan ufak tefek aklımda kalmış
mavi bir akşam rengi kızıl sergiler
bir çay kokusu vardı iyi dem almış
yol boyu uzanan uçsuz çizgiler
kör hafızam kendini çizgiye salmış
uzasam
hatırlıyorum...

sen geldin
tam da üzerimizdeydi şakk-ı kamer faili
uzansam sana sunacaktım hem
yüzyıllara dokunduracaktım tacını
uzansam
hatırlıyorum...

akibet biatiydi kaçıncı bilmem
yanımızdaydı su
ve kumlarca kumru izleri topraklar
imkansız bir sıcak
biata az bir zaman kala
elim tam yanağında mihrin
uzansam
telafisiz bir günah
asrın sarhoşluğundan olsa gerek
kanlı bir gömlek evvelin de
hayal meyal
uzansam
hatırlıyorum...

yerin altından sesler
yanlış vesilelerin ızdırabı
aşmış hükmün ahkamın kaydını
vecdin rehavetinden midir bilinmez
acımıştım
uzansam
hatırlıyorum...

deniz ötesi yaşantılara rastlıyorum
zoraki bir yok oluştan arta kalan nefesler
ahkam eseri yine
boynum kıldan ince
kutsal kılıç sesleri
inceldikçe
daha bir dikkat kesiliyorum
kesildikçe uzanıyor
uzansam
hatırlıyorum...

bir vadide yalnız bırakılıyorum
kızım var yanımda küçük
bileklerimden duvarlar örülüyor
dualar yükseldikçe
yanımdan esiyorum
eserek yaşıyor
varlığın yanından geçer gibi
uzansam
hatırlıyorum...



can-i