15
Yorum
43
Beğeni
0,0
Puan
2518
Okunma

sonu gelmeyen bir masalın
’evvel zamanı’ nda kaldı hayallerim
yar mıydın yara mı ?
hak mı reva mı ?
b i l e m e d i m....
aklı karışan heveslerin’i sürdüğünden beri kirpiğime
kurudu gözyaşlarım
çarşaflarım tırnaklıyor sırtımı
yastıklarım çivi gibi can yakıyor
lokmam diziliyor boğazıma
kalbime vuruyor herşeyin acısı
vakitsiz sardığın kefenler
yutuyor tüm seslerimi
ah be acıma/sızım !
ne yaptım da ben sana
içimdeki masum çocukla birlikte
bu şehrin sokaklarına diri diri gömdün beni
-oysa söyleyecek ne çok şey vardı dilimde daha ........
bilmiyorsun değil mi ?
yerinden oynamayan bakışlarımı
aynaya kaldırmanın güçlüğünü
yüreğini,
yüzünü,
ruhunu,
herşeyini mahvettiğin bir kadın kaldığımı ?
kendimi tanıyamayan
olup biteni anlamayan
ensemden öpüşlerini
sözlerini
unutmak icin s e n i
heryerimi kazıyıp kanattığımı ?
bilmiyorsun değil mi?
karanlık sabahlara aralanan gözlerime
’günlerden yokluğun’ olduğunu anlatmanın acısını
üzerime yıktığın acı ile
ne kadar azaldığımı......
ah be acımasızım
canım öyle çok acıyor ki !
çaresiz mevsimler dökülürken yüzümden yaprak yaprak
keşkeler kemiririyor dilimi
-oysa ’iyikimsin’ demeden uyumazdık ya biz ..........
beynim yarı uyuşuk
parmak uçlarım soğuk
kalbim sancıyor
içim dışım her yanım kopuk
sus dedin s u s t u m !
bekle dedin d a y a n a m ı y o r u m !
ruhum ayrılıyor yaraladığın bedenimden
bıçaklar sokulup çıkarılıyor sanki
darmadağın ettiğin göğüs kafesimden
susturdukça dilimi
öldükçe sensiz
kimbilir daha kaç şiirde ıslanır sevdamız
kaç kalemin ucundan yaş akar daha böylesi deli
daha kaç kez gidişine ağlatırım seni de
bilmiyorum...
affet
düşüremiyorum adını dilimden
silemiyorum sevdanı yüreğimden
sırılsıklam özlüyorum hala seni ...
elysa