Gülüşünün en zarif nadide halinden
Hazineler saklayan yüreğinin esrarengiz yerinden
Yani kendinden bahset bana
İyiyim de çık telefona
Olmadı haber sal sevgiyle bürünen gönlüme
Işığındır yüzüme yansıyan gülücükler
Gecelerin sessizliğini çalar kahkaha taburu
Taramur edilen düşlerim yakar yağmuru
Nefesinle fırtına kopar sevgilim
Uzat bana ellerini, coşku sel, hüzün mat olsun
İki beden bir vucutta hür olsun
Sen ve ben, ben ve sen tek beden olalım
Aşkımızla bahar, gelsin
Sevgimizle bahçeler çiçek açsın
İklimler düşlerimizde dönüşsün
Birliğimizle yıllar, kendinden geçsin utanarak
İkimizde karşı dururuz ölüme
Ecel sevişirken kıymaz bir cana
Hadi sokul koynuma gir kollarıma
Ellerini boynuma boğarcasına dala
İsterse kopsun kiyamet
Sen benim ben senin olduktan sonra
Kış gelse ne hacet?
Az birazcık sende olsa cesaret
Zaten kopacak aşkımızla kiyamet
Geçer kendinden hudutsuz iklimler
Aylar saniyelere karışır
Saatler zamana aldanır
Gündüzü yok gecesi yok
Ne bir mekanı, nede bir vakti
Aşk; tenhaca gelir, usulca iner yüreğe
Birazcık cesaretin olsun
İstersen paldır küldür gir kalbime
Gönlüm gülüşüne hasret
Yeter ki sende olsun cesaret

Turgay Parlakyıldız