1
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
780
Okunma
Bir var oluş evrende…
Fark edilmek,
Ben iyiyim bulantıları içinde.
Kustuk yine kızgın bir egodan her şeyi.
Büsbütün benim ,
Ayakta duran ağaç gibi.
Bilirim yortuların kılıksızlığında
Durur öylece hareketsiz
Korkulu
Çitler yalvarır gölgelerini bırak diye.
Örtme üstünü derin sulara afet konuk olurken,
Sadaka penceresinden bakarken.
Sirenlerini çal bohem adaların.
Uzaktan
Gemilerin elleriyle koyduğu mutlu denizlerle.
Uzaktan savrulur çoban sesleri bayırların kanlarına,
Çit çekilmiş güllere son kez gülerken.
Sağır atardamarların bağı sensin,
Belki yoksunluğun tadı buydu.
Seyrediyorsun sürüler içinde benliğinden kaçıp.
Saçmaktan dem vurursun acıları tutam tutam.
Örtemezken örtsen bile saramazken,
İlkel çoğulluklara aldırışsız çocuk yüzlerini.
Bir soğuk süs olup uzaklarda
Dedim ya çoktur bohem demokratlar
El uzatır acımaktan kaçan sağırlıklara
Bencil ekmeğini ver ve acı onlara,
Belki öperler eteğini.
Büsbütün savaşını anlatıyor sonbahar
Parçalanmış da olsa sevgilerin tuzağı,
Kopmuş tren sesleri gurbet kapanından.
Git ,
Ve senden alınmışlıkların kalsın deltalara.
Kargalar çağırsın şarkını ,
Öyle karanlık gökyüzü muştusuyla
Yeltenip geniş sığınaklara uzanmaya
Kurtuldum sanma
Sen ödevsin
Sadece sen kalsan da
Dağınık uçlarını birleştirme
Ayrı da güzel
Başkası da duyar belki
Yoksa gelmezler bakmaya
Al
Sormadığın topuzları yakarken
İçinden al yortuları gül topla
Kan güle dönerse.
Şair elinden çıkınca sokaklar iş, aş inlemelerinde
Bağışlanmışlığına kalsın uzantıları umutların
Kalsın
Birinden uzakta bir gün daha
Kendisine kalsın
Öyle özgür
Öyle herkesin gibi
Bu benim demeden
İşte o senin
Senin olsun
Gölgemi yak karanlığında
sürüklensin ışığın kolları senin kalbine
halkımın desin yeşil bahar ve insanlara ait hayaller
Akhisar 06.09.2013