Keyfim yok, dermanım yok, yüküm ağır, bilen yok,
Ağlarım, naçar kaldım, göz yaşımı silen yok,
İyi günde dostlarım kötü günde kayıplar,
Seviyoruz diyorlar, ardım sıra gelen yok.

Sevdanın kıyısında koşardım adım adım,
İçi boş, dışı süslü ne sevgiler yaşadım,
Hepsi de zahiriydi, kuru laftı, cilaydı,
Boş hayaller kurmuşum, mutluluktu muradım.

Aradım bulamadım bir bilinmez yerdeydin,
Ani oldu gelişin daha önce nerdeydin?
Düşündüm sonraları, görmüştüm bir yerlerde,
Kalbimde çakılıydın geç fark ettim, bendeydin.

Sende gördüm sevgiyi, sevmenin anlamını,
Nasıl özledim aşkım o tatlı kelamını,
Aklım, fikrim takılır her gece rüyamdasın,
Kuşlara haber saldım getirir selamını.

Sana duyduğum özlem külün altındaki kor,
Sabırlı ol diyorsun gel de bunu bana sor,
Anlamlı, hoş sevdalar masallarda olurmuş,
Çözemedim bir türlü, kalmak mı, gitmek mi zor?

Yollarımız kapalı, geçit yok, zor sevda bu,
Kalbimizde kördüğüm, belâlı kor sevda bu,
Sonumuz hüsran, hüzün, hayal kırıklıkları,
Işığımız kayboldu, karanlık, mor sevda bu.

Zorla kimse sevilmez, sevmiyorsan bileyim,
Çıkar kalbinden dersen, söyle nasıl sileyim?
Bir çıkmazın içinde bocalayıp dursam da,
Son arzumu yine sor, yine sensin dileğim.


Vecdi Murat SOYDAN
(Yaşanmamış Aşkların Şairi)
13 Şubat 2013-Saat : 23.50 –Isparta

zahiri :
1. Görünen, görünürdeki.
2. İçten olmayan, yapmacık.