Nasılsın diye sorduklarında
cevap veririm:çok şükür iyiyim!
Kan tükürsem bile
kızılcık şurubu içtim derim.
Aslında içimdeki ses haykırır:
kötüyüm,çok kötüyüm
ama üzmek istemem sizi
duymak istediğinizi söylerim.
Belki düşlerimi toprağa verdim
kan ağlıyordur belki içim
siz sorarsınız nasılsın?
cevap:çok şükür iyiyim!
Kızım aklıma gelir birden
sonra annem,babam
erken yitirdiklerim
geçmişte kalan güzel günlerim
sonra siz sorarsınız,nasılsın?
Cevap:çok şükür iyiyim!
Misketlerini kaybetmiş bir çocuk gibi
hıçkıra hıçkıra ağlamak isterim
bir bardak demli çaya
acılarımı katıp içerim
sonra siz sorarsınz,nasılsın?
cevap:çok şükür iyiyim!
Yağmur yağar ıslanırım
kar yağar üşürüm
ateş elimi yakar
ölümü düşünürüm
çünkü insanım ben
etten,kemikten,kandan ibaret
kötü hissederim bazen kendimi
gerçekten kötü
sonra siz sorarsınız,nasılsın?
cevap:çok şükür iyiyim.
Gün gelir belki bir sonbahar sabahı
sessiz sedasız ölürüm.
Küçük bir cami avlusunda
ıhlamur yaprakları düşerken üstüme
imam sorar size:Mevtayı nasıl bilirdiniz?
Haykırırsınız bir ağızdan,
iyi bilirdik,iyi bilirdik.

NEVZAT ACAR-07.10.2015