2
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
958
Okunma
geceye hasretti sabır
ve ateş suya sevdalı
sokaklar uykusuz
ve çocukların yokuşu tırmanması kadar kaygan
sulanmış bir çiçek kadar mahsun
unutulmuş bir yolcu valizi gibi kimsesiz
hangi yağmur yıkardı yalnızlığı
ağaçlar hüzünlendirirken güzü
ve yapraklar rüzgarın attığı yerde
binbir çiçeğin güzelliğini ararken
arılar avuç avuç mutluluk dolduruyordu oysa kovanlara
ve güzellikler örülmeyi bekliyordu biryerlerde
yalnızlık sadece kendisiyle hemfikirdi
dilden damlayan acılar zorluklarla
sicili bozuk susamışlıklar
dert yanıyordu türkülere
güneşin südünü sağıyordu bir kadın eli özgürlüklere
yılkı atları
nefesleri göğüslerine sıkışık
kocaman toynaklarıyla
hüzne koşuyordu sevdalarıyla
unutulmuşluklarının peşinde
geceye veda ederken
sessizliğe doğuyordu gün
30 Eylül 2015 / Ankara
5.0
100% (2)