40
Yorum
54
Beğeni
0,0
Puan
3047
Okunma

bekleyip de dururken o sinsi elvedanı
iç acısı içinde şöyle bir düşündüm tüm geçmişimi de
ak pak ve onca apaydın teheyyüç içinde geçen günleri mi?
ben nasıl bir halt ettim de
esfel-i safilinin ta dibinde yatan bir bet kalbe gömdüm ki
oysa ne akçalar ve bohçalar serilmek istenmedi ki
şu gönlümün içinin de içinde ki o dilefruz bahçesine
hep elimin tersiyle de ittim önümde ki tüm hasiyetleri mi
bu sayede de ne bir geçmişten umut kaldı nede aydınlık bir gelecekten
iyi niyetlerimle birlikte kaybettim mi şimdiden
genimin yapısın da var olmuş olan tüm değerlerimi
ne yazık ki o bendim mahveden onca dingin içerikli yıllarımı
oysa ki hep özlemimdi tini meleği andıran işveli endamından da
mahzun ve saf kalmış çocuksu bir görsellik
hiç çözemedim ki dönek bir ruhun öz tabiatını abartan hallerini
şipşak varı adanmışlığı’m da her hal hep ondan kaynaklandı
o vakitti işte kala kalmışlığım nefsimle-gerçeğin arasın da
sen görkeminle kapladın gönlünde ki ayrık otlarıyla her bir yanımı
biraz da olsa hiç bir çırağ belirtisi kalmadı ki içimde
bekleyip de dururdum ben son kalp atışlarım la trajik elvedanı?
helal bohçamı garibanlar hariç senden özge kimseye açmadım ki
gönlünde medet barındıranlar hep abat olurken
Hakk’ın o acıma kulum acınacak hale gelirsin deyişi de varken
Haddimi de aşarak bir kez sana acımış oldum aşk ile gönülden
Oldum da bir bardak suya ve bir kuru ekmeğe talim kaldım
ben bilemedim ki seni ne hikmet idiysen
ne kadar da presbit imişse gözlerim
çok saftirikmiş demek ki sana kaptırılmış olan şu kalbim
hiç durmadan da arkadaki kor izinde de yürüttün
çekişte de hunharca kaytaklara sürttün
bile bile de sun’îliğine de ben boşu boşuna tıpatıp lades dedim
katmerli hüzünlerle top misali yuvarlanıp da kaldım hiç yoktan
sensizlikte ıssız kalmış olan gönlümün karartılmış o dik mi dik yokuşundan
efendilik ve ciddiyetle bir ömür boyu kazanmış olduğum tüm değerler
münhal icabı lâklâklara kaptırarak sendin kökten kaybettiren
ve bana sen hiç acımadan yaptırtmış olduğun o fuzuli işler
elimde bir tek kalakalmış olan yalnız sensin derken
oysa ki sen zaten ortada hiç mi hiç de yokmuşsun ki meğer
kara bataklığın o mıymıntı kuşuna
bir ahu ortamı hazırlamak da benim neyi meydi sanki
ektim zorlu emeklerle imkanları huzur ve mutluluğuna
sadece ve sadece bir insanlık adına sen yaşayasın diye paşa paşa
bak kalakaldım mı işte bu garip sefil yaşantımla şu an baş başa
intibam temizdi bilemedim ki içinde saklı olan o şirretliğini
görüp de ancak yaşayarak anlayabildim ben asaletinin berbat pisliğini
tıpkı öz nüvesine ihanet eden satılık pis bir teröristmiş gibi
her tür sorgumda da ipe hiç durmadan sen hep un serptin
oysa ki sen ne denli de şeytanmış’sın ki öyle sen
ne kadar da çokça bihuş muşum meğerse ki de ben
eriyip de sulu sepken gibi damlıyor şimdiden içimde yüreğim
sağa dönerim bir yalnızlığım ve birde ben
sola dönsem ki de ne yine hep yalnızım ben
ne arkamda varsın nede önümde varsın sen
daha büyümeden mürt etmişsin demek ki sana karşı olan tüm sevgimi
el verip el tuttuğun o hoyratların kir ve paslarıyla
bu da ne ki insanlık çıkınımda da koymadın ki hiçbir azık
ve bu ne ilkmiş nede son olacakmış bana atılan bu yağlı kazık
onca harcanan hayata ve ölümcül emeklerime de çok yazık
meğer ki o sinsi ve sahtekar varı üslubunca
yalanların içinde hazırlayıp da layık görmüşsün bana bu bedbahtlığı
bundan sonra yanım da olsan ki ne yazar olmasan da ne ya
varda git artık ıskarta özünün düşmüş olduğu o dipsiz kuyuya
ben yine de gönlüm de onca ıssız ve münferit kalan aldanmışlığımı
hüzün ve mutsuzluğuma bir nebze de olsa katık yapıp da
kendi özüme yine de bin bir çeşni yaparım da
ya sen o düzenbaz gönlünün bitmez gibi görünen onca sermayesi
senin ki benden de önce çar çabukça bitecek
hazıra ne dayanmış ki dağlar bile dayanamaz da
tez vakitte senin de sel sefil olacağının o fitne yüreğindir aynası
artık o görkemli yalanlarına da kanmaya çok şükür ki karnım tok
eh..bu işin e.. si de melemesi si de asla ki bir daha yok
bu ne denli kancıkça oynanan bir dalavere idi ki böyle
ki artık sana az da olsa ne bir tutkum kaldı nede biracık da olsa saygım
bilir misin ki çılgın emellerle o üstünü şevkle örttüğün
çok öncelerden toprağın bağrına gömülerek göçmüştü bile
hiç acımadan yalancı boğanaklarına boğdurarak öldürttüğün…
(27.08.2015) AZAP…