9
Yorum
28
Beğeni
0,0
Puan
1879
Okunma


Hüzün kundaklar yüreğimi alnımdan kıpkırmızı öp
Son nefesinde dudaklarım ölüme son defa gülümserken
Bilirim, gelmezsin vakit daha çok erken
Moralsizim, hevesim kırılır tesirinden rüzgarın
Yaslandığım bu mevsime muhabbetim yok
Fırsatçı bir bulutun ucuz damlalarından süzülürüm yanağına
Dağ, her vakit onurlu değil
Ay, parçalanır ihmalkârlığından
Her zaman namuslu yağarmış kar
Sen öyle san
Ayrılığı bayağı sevmiştim bir ihtimal ve cılız belkilerle
En fazla da beklerken seni
Gözlerine bakamam, kıyamam ağlayacaksın belki
Avluya bırakılmış bir çocuktur gözlerim
Kızarım, öfkelenirim belli belirsiz
Yine de seni çok özlerim
Uzakları yakın eden bir mefhumdur sevda mesafeden münezzeh
Nezaketsizce saldırır öfkelerim
Yüreğim yalnızlığa taciz ateşlerinde
Hasret, perişan diyarlarda iştigal eder
Aşağılık bir kurşunla sırtımdan düşerken sevda
Ben, bulanık kanarım marifeti kendinden menkul ihanetlere
Hasret, kabahatsiz dikilir durur
Hasret, mağrur
Saçlarında ki siyah gibi inatçı somurtkan yanıyla hoyrat
Gel ! bir uykuluk çelişkisiz göğsüme yat
Bulanmasın gözlerin ıslatacakmış gibi rüzgarlarımı
İnkarında değil artık saklı ağlamaları bu kentin
Anlamsız sokaklarında kaybolur dururum
Ve ben her gece ışıtmasın gözyaşlarımı diye bir kaç yıldızcık vururum
Yarını algılayamam, dünde zaten kartvizitim yoktu
Kaos mahalli kavgalarda kabahatsiz vuruşulur
Gaflete düşünce bütün iyi niyetlerin
Beni bir tek yanılgılar bulur
Sen, şefkatsizce okşa gözlerimi
Vakitsiz geri çekilen ebabil gagasında kesilir nefesim
Kırılgan kanatlarında ben her gün yeniden ölürüm
Mevzi gerisinde sipere yattığın yere kefensiz gömülürüm...
Sınır ihlalinde korkularım ve hayata dair yanılgılarım var
Bütün yüzleşmeler ürpertir beni
Hakikat ifşasında kaybolurum tut ellerimden
Bırakma sensizliğin alaycı koynuna
Hüzün kundaklar yüreğimi bir ağıt makamından çığlık çığlığa
Üslupsuzum,
Ninnileri söylenmemiş çocuklar gibi ölüm cezbederken bütün ihtişamıyla
Yalnız gönderme beni birazcık acele et
uytun .........