11
Yorum
21
Beğeni
5,0
Puan
964
Okunma
Ömrünün son deminde olduğunu anlayan biri,kendisini yamalı bohçaya benzettikten sonra
‘’ Yıllar yılı ipeksi âlem-i düşlerdeydim
Sefa bende şan bende renk renk cümbüşlerdeydim’’
Sözüyle acaba ne anlatmak istemişti?
Belki çok şey belki tek şey
En zor ve en sıkıntılı zamanlarının bile ne derece değerli ve güzel olduğunu anlayıp, boşa harcamanın iç sancısını dillendirir belki de kim bilir!
Hayattaki en büyük zenginlik imandan sonra sıhhattir
Sıhhati bozulan insanın her şeyi eksiktir
Hak Teâlâ takdir etmişse mutlaka vardır bir hikmeti
Dünya imtihan dünyasıydı ve ömür biterdi bir gün; bugün ya da yarın…
Yıllar yılı ipeksi âlem-i düşlerdeydim
Sefa bende şan bende renk renk cümbüşlerdeydim
Yaşadığım aynı ev, aynı tuğla, aynı dam
Duvarlarda rutubet ya içerimdeki gam!
Ruhu çıkmış ölüye benziyor sanki odam
Ağlayıp içli içli gözyaşım etsem dere,
Dönmek mümkün olur mu; o, şaşalı günlere?
Düşündüm uzun uzun, ne idim ne olmuştum
Daha dün parlıyorken ne çabuk da solmuştum
Gökyüzünde süzülen ben kanatsız bir kuştum
Sırmalı sandıklarda hayaller kurup kurup;
Mayışmış kedi gibi gerindim durup durup
Ciğerlerime dolan hava değil sanki kum
Yenik düştüm zamana kalmadım; say ki yokum
Kırk yamalı bohçaya dönmüştü ipek dokum
Tutarım da kalmadı, zaman; var git zamanı
Ta ezelden konmuştu bu hastalığa tanı.
5.0
100% (21)