Dışardayım bu gece,
 Aklıma yine sen geldin...
Bahçelievleri sokak sokak sen diye gezdim..
O uzaktaki aydınlık,
 Ne bir arabanın farı, 
Nede bir sokak lambasıydı!..
 Gözlerindi bu gece,
 aydınlık veren köhne semtime..
Altun amca kahvenin kapısına kilidi basmış,
Başkan ismail mağzayı çoktan kapatmış,
Meyhaneci kamber sarhoşları bile evlerine yollamıştı...
Bu semtte bir sen birde ben kalmıştık bu gece....
Bozuk kaldırım taşları değil nankörlüğün ayaklarıma dolanmıştı,
 Ve her köşe başında sokak tabelalarında
vefasızlıkların asılı kalmıştı,
Kibirin bu gece devriye olup
mustafa kemal’de dört bir yanımı sarmıştı...
Zaten sana çıkan  bütün yollar tadilat nedeniyle çoktan kapanmıştı....
Unutmadan birde hasretin ve özlemin vardı
onlarda geçen akşam yağmur olup bu semte yağdı,
her taraf sırıl sıklamdı,
 Ama şükürler olsun
bu semtte alt yapı sağlamdı sel olmadı!
Hasretin ve özlemlerin sokak başında ki mazgallara aktı,
Ya  denize yada toprağa karıştı....