Süründüreceksin beni yerlerde
Gözlerimin içine çakıl taşlarını gömeceksin
Saçlarımın diplerini yolacaksın
Ateşe değdirip suya haram kılacaksın
İçireceksin doyurmayacaksın
Yedireceksin doyurmayacaksın
Eğlendireceksin tat vermeyeceksin
Sevdireceksin sevindirmeyeceksin
Üşüteceksin ısındırmayacaksın
Kısmetlendireceksin nasiplendirmeyeceksin
Emekleteceksin yürütmeyeceksin
Dokunduracaksın hissettirmeyeceksin
Acıtacaksın ağlatmayacaksın
Özleteceksin kavuşturmayacaksın
Sıkacaksın değiştirmeyeceksin
Okuyacaksın anlatmayacaksın
Kıracaksın toplamayacaksın
Islatacaksın kurutmayacaksın
Yaşatacaksın yaşatmayacaksın
...
Böyle sürüp gidiyor çivisi çıkmış hayat
Lisanların tat aldırtmadığı devranlardayız
Gülücükler hafifmeşrep
Kışkırtırılsa benlik
Kusmuğu ağzında bir köpek misali insanoğlu.
Doğuramayanlar ağlıyorken
Doğuranlar kan kusuyor
Dert desen herkeste âlâsı var
Çıkmış sivilce misali
Patlatsan pislik çıkacak
Bıraksan tende bir yara.
Dünyanın gamı kederi öyleymiş
Bişeyler anlatıyor muyuz?
Veya beyaz hangi renk?
Kalbin içine sokarken zehrimizi
Demir kaplarda bulamaç yiyeceğiz
Su dolu bardaktaki kadar hengâme
En fazla
Bir tırnak uzunluğunda
Olur mu olmaz mı bilemeyiz ki
Sorsan herkes filozof
Sormaya gerek dahi yok
Kalkın çocuklar gidiyoruz
Mesai başladı
İçmiş Abi’lerin sidiklerini temizleme vakti.
...
İçine hiçbir şey yapamadığım hayatım
...
Tadına doyana kadar
İçip içip kuduranlardan mısınız?
Kitabı elinden düşmeyip de
Bir baltaya sap olamayanlardan mı?
Nenemin buruşmuş ellerinin
İçinde hapsolmuş geleceğim
Nadir ve gizemli
İstemediğim kadar fazla
İstediğim kadar az.
Tükürüğümün ağzımdan kopmayaşıyla oynarken
Bir de baktım bir şey yok
Lan yazdıran
Okutturmayan duygular
Katili olduğunuz şeyin dumanı tütüyor
Ağzımda bir tane kesme şeker
Dişlerim onu dövüyor
...
Ey tutunamadığım dünyam
Bekle az biraz daha
Kahvemi kapıp geliyorum
Diyecek bir çift lafım var.
...
Biliyorum biliyorum, sus!
Sus,senin de var.

MEHMET EMİN ŞAHİN