18
Yorum
27
Beğeni
0,0
Puan
2546
Okunma

sen güneşe aşıksın kaktüsüm
onunla açarsın
ben sana aşığım
ellerimi kanatsa da dikenin
bilirim
ne yumuşacıktır yüzün
gülerek açar çiçeğinin
kırmızı yaprakları
susuz kalınca
dizilir sıra sıra
dondurmacıya kuyruk olmuş
küçük çocuklar gibi
nasıl bırakır giderim
al renginin şavkını
acıttın diye küserim sana
teslim ederim başka çiçeklere
yüzün dönüktür ne yapıldığı belli olmayan kente
yaşlıları işçisi kadını çocuğu çok bir yığın tasalı insan
yeni baştan doğmaya çalışırlar acılarından
kendi boylarını aşmıştır çoktan yürüyüşleri
aşınmıştır kayadan sert elleri düşleri
emeklilikde bir ev alsalar, tahsil yapsa çocukları
atsak derler geçim yükünü sırtımızdan
yaşadıkları yerde olsa çalıştıkları fabrika
kadınlar az ücret almasa
eşitlense erkek kadın
çocuklar arada kaynayıp gitmese
sürgit çırpınışlarla
diken sende kaktüsüm
öyleyse daha iyi bilirsin acıttığın yüzeyi
cana değende can duymaz acıyı
bal diye yutar da zehiri
yaşadığına sevinir sevda
dikeninde açan çiçeğe
yollar en güzel rengini
yari eyler tavrı bakışı
can eyler canı
can..
04. 04. 2015 / Nazik Gülünay