4
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
1025
Okunma
Hapishaneden farksız yattığım küçük oda
Kokuyor yorgan, yatak, kiraz çiçekli çarşaf
Çile gömleği giymek bu garib yolda moda
Vücudum görmeyecek, ipek, kadife, elyaf
İs misali duruyor duvarlardaki nemler
Tırnağımla mısralar karalıyorum gece
Dışarıda duyulan uğultular, matemler
Bir yetim misali ben dinliyorum sadece
Mihalıççık’ta saklı bütün mühim şifreler
Değişiyor ellerim, yüzüm ve bakışlarım
Gözüme öyle güzel, göründü ki fareler
Onlarla aynı yerde, geçip gitti kışlarım
Beş yüz kadar insanla gireceğim mağara
Gerçek safi sevginin, son mektebi olacak
Dört isim kazınacak, nurani dört duvara
Çamurlar, kalemimin mürekkebi olacak
Yeni bir mevsim geldi diyecek gülle çiçek
Temiz sevgiyi bilen, cenneti hayal etmez
Gerçek balla dolunca soldaki küçük petek
Her gün yese de onu, vallahi melal etmez
5.0
100% (5)
Cevap Yaz