Demokrasi düşmanısın Yasakları savunursun Müslüman’a saldırırsın Size aydın diyenlerin
Dürüstlüğün pişmanısın Kindarlığın şişmanısın Baş örtenin düşmanısın Size aydın diyenlerin
Bukalemon gibisiniz Renk ten,renge girersiniz Yahudi yi seversiniz Size aydın diyenlerin
Sözde çağdaş,aydınsınız Özde cahil,korkaksınız Beni sizler delirttiniz Size aydın diyenlerin
(22.02.2008)
Paylaş:
1 Beğeni
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
bende tebrik ediyorum.çok güzel bi noktaya değinmişsiniz.gerçek aydın hakkıda halkıda bilen en yüksekten en aşağı kuşağa kadar saygı gösterendir.bunu hangimiz ne kadar yapıyoruz sorgulamalıyız.
Güzel şiir.Aydın tanımı varda aydın kim ,bu tanıma uyan az ama bu tanımı kendine yakıştıran çok insan var.Zeynep güngör un yorumunu okudum.Siz din ayrımcılığı yapmamışsınız.Şiir de kelimelerin arkasında ki anlam önemli.Yoksa kelime manayı direkt verseydi düz yazının altalta yazılmış hali olurdu..Tebrikler,demokrat ,ilerici.çağdaş ve Atatürkçü bir aydın olarak.
İSTBDADA TAPANLARIN TÜRLÜ OYUN YAPANLARIN HALKTAN ÜRKÜP KOPANLARIN ................................. AYDIN OLMASI NE MÜMKÜN.............tebrikler selamlar..
Ali imran suresi 19. Ayet Allah katında tek din İslamdır. Bu Ayet 25.9.2006 tarihinde Avrupa uyum yasası gereği ve TC Diyanet Başkanlığınca Müftülüklere gönderilen bir talimatla Cuma ve Bayram Hutbelerinde bu Ayet artık okutulmuyor. Nüfus cuüzdanlarından İslami ibaresi kaldırılsın istiyorlar ki belkide kaldırıldı, çocuklar reşit olunca Din konusunda istediği seçimi rahatça yapabilsin diye. AKP başkan yardımcısı Zafer Üskül beyefendi Atatürk portreleri ve resimleri TBMM ve resmi dairelerden indirilsin diyor kimsenin gıkı çıkmıyor. Başörtüsüne kimsenin itirazı yokken ve siyasi sembol gibi kullanılmasınına yasak mı var diye başbakan tarafından açıklanırken ,türbanı kimler ve nasıl bir sorun hayine getiriliyor onu da anlamış değilim. Oynamasını bilmeyen kadın yenim uzun eteğim kısa dermiş. Artık gerçeklerin cesaretle yazılması ve söylenmesi lazım.Atılacak ve satılacak yerimiz kalmadı.Borç boyumuzu aştı.Türkiye nasıl kurtarılır diye düşünmenin zamanı geçiyor ve herkesin aklını başına alması lazım. Kısır döngüler içinde birbirimizle sataşmanın kimseye bir yararı yok sanırım. Saygı ve sevgilerimle..
Açıkcası şiirin bir çok yeri düşündürdü... ama Yahudi'yi seversiniz kısmında takıldım.. neden .. mesela benim dinim islam değill diye sevilmeyecek miyim.. insanı dinine göre değerlendirip mi sevmeliyiz.. islam dinine mensup değilim diye aydınlar beni taşlamalı mı...
Ne aydını be dost...Bir ödüle Vatan satmak mı aydın'lık...Yasakçılık mı..Dayatmacılık mı... Bizim aydınlarımız şan...Şöhret...Para derdinde....Daha doğrusu Aydınım diye geçinen geri kafalılarımız....Neyse son günüm bu gün..Fazla konuşmayayım gider ayak..Kutlarım duyarlı şiirini... Selam ve Sevgimle.....
gerçek Aydınlar ile Dininde sahiden samimi Müslümanları arıyorum ve henüz bulamadım...bunları bulduğumda bu memlekette kargaşa bitecek...kimin kime saldırdığı...kim kimin düşmanı belli değilken nasıl böyle peşin hükümlü bir şiir yazılabilir üstad...bence bu şiir yeniden gözden geçirilmeli...saygı ile
Ah bi de aydınlığın tanımını bilebilseler. İngilizce dahi konuşamayıp şakır şakır İngilizce konuşan başörtülülerden utanan bir aydınlık bunlarınki. Fikri hür vicdanı hür bil millet isteyen Atatürk'ü savunduğunu sanıp, Onun fikireriyle ters düşen bir aydınlık. Nasıl iş anlayamıyorum. Aydınım diyenler karanlık düşüncelerle savaşadursun.Fikre, inaca ve şahsiyete saygılıyım. İşte aydın benim ve bengibi düşünenler. Kutlarım şair. Sevgimle...
Kusura bakmayın ama 12 Eylül’le hesaplaşmadan özgürlükten nasıl bahsedeceğiz?
Konumuz Marmaris’te resim yapmaya çalışan yaşlı bir adamı yargılamak değil. Memleketin üstüne çeyrek yüzyıldır kâbus gibi çökmüş bulutu dağıtmak demek 12 Eylül’le hesaplaşmak.
O bulutun en büyük zararı, demokrasi ihtiyacı hissetmeyen kuşaklar yaratmak oldu. Hele bizim kuşağın çoğunluğu, demokrasinin ekmek gibi, su gibi bir temel ihtiyaç olduğunu kavrayamadan bu yaşa geldi.
AKP’yi yöneten kadrolar da siyasi kariyerlerini 12 Eylül sonrasında yaptı. Bu yüzden deryanın içindeki balığın denizi bilmemesi gibi, içinde yetiştikleri döneme dışarıdan bakıp eleştiremiyorlar.
Böylece devre tamamlanıyor ve 12 Eylül normalleşmiş oluyor işte. Başka bir dönemi yaşamamış kuşaklar onu farkında olmadan sürdürüyor.
Böyle olmasa AKP, olayı başörtüsüne sıkıştırmaz, özgürlüklerin genişletilmesi için kullanırdı gücünü. Sıkı bir demokrasi paketi hazırlar, başörtüsünü de paketin unsurlarından biri olarak sunardı. O zaman özgürlükçü aydınlar kandırılmış hissetmezdi kendilerini.
... Sözde çağdaş,aydınsınız Özde cahil,korkaksınız ... Sevgili Nöbetçi Şair, Görüş ayrılıklarının çok net oldugu bu gunlerde yadıgınız şiirinizin belirttiğim kısmı çoşkulu olmuş bir hayli. Tebrikler...
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.