4
Yorum
9
Beğeni
5,0
Puan
1840
Okunma

halfeti qarasına booyalı sis/li bir kış günüydü
çizgili mercan yeşili deseninde ki heybem
azığımda ise özlem tonundaki hasretlerdi, kanatlanmış kelebekler
tan ağarmalarına tutunan şafak
birde ışınlanmamış İLLETLERİMDİ bé gülüm
işte öyle bir günde düştüm yollara
karnı ak,
sırtı desenli
renk renk kanatlı kuş ötüşleriydi
beni sana yaklaştıran ,öz
çobanyastığına ağlarken,yeşil renkli hatıralar
vede
her sabah kirlenmiş bu şehrin, dumansız bacalarına dadanan güvercin kanatlarıydı
beni aparan,gülüm
kimbilir...!
bu benim en son perdemin, son açılışıydı
ellerim titrek uzantısında
benzim soluk fil dişi,uçukluğundaydı
nefesim/se ağu yeşilindeydi o gün
nednese..?
nerelerdesin diyemiyecek kadar lal ,gözlerim şaşı
ellerim eplepsi titrek/liğindeğdi
artık özlemim firar/i kaçışında ?
eskisi gibi hüngür dökmesede göz yaşlarım
olmasa da salkım saçak akasya çiçekleri
yinede üstüne dökülen damlalarımdı
gizli
ve
sessiz
boynu bükük şakayıklar gibi büküldükce büküldü bu boynum
yetim memba bir çocuk gibiydim,anlıyormusun?
olmasa da sümbül,
olmasa ds süsen
vede
yol gösterenim
seni aradım son sözümü demeye
seni bé gülüm
Kadir Haktan TÜRKELİ
5.0
100% (8)