Kısmetten fazlası elinde değil
Gamlanma bir demdir geçer dediler
Dünya bir sahnedir gerçeğe eğil
Gün olur elinden kaçar dediler

Hayat bir tecrübe bedeli ağır
Kimi kör olursun kim de sağır
Öğrenir dostundan çekerken kahır
İyiyi kötüyü seçer dediler

Hazan mevsiminde solmuş çiçekler
Kurdu kuşu kayıp ötmez böcekler
Hak dileyince o kuru pürçekler
Bağında yeniden açar dediler

İnsanoğlu için hayat bir sefer
Kul Hak’kın yolunda olmalı nefer
Cihada çıkmalı gördüğünde fer
Diyardan diyara göçer dediler

Her şeyin fazlası insana bela
Özün değiştirir tanınmaz hala
Güvenme şu anda var olan mala
Elinden kuş gibi uçar dediler

Her usta beklemez haylaz çırağı
Tembel ihvan daim gözler ırağı
Sanma ki buldun sen sonsuz durağı
Acımaz tırpanla biçer dediler

Nice şah padişah geçti bu handan
Toprağa gidince soyundu şandan
Ne ses vardır ne de bir seda candan
Ecel şerbetini içer dediler

Batın-i Hak aşkı özün sarınca
İsyanı bırakıp dosta varınca
Ben’inden geçip de cana karınca
Erenler nurunu saçar dediler

Aşk ile hü
Murad-ı Bâtın-i 30.01.2015