Git; İlk ve son ihtarım geldiğin gibi sessiz
Geri geri adımla usulca çekip de git
İstersen boynunu eğ, gözlerini yere as
İstersen yırt bağrını kalbini söküp de git

Sanma ki bir özüre pür neşe tav olurum
Sanma ki her acemi kurşuna av olurum
Kim demiş küflü ıslak oduna kav olurum
Al bütün eskileri heybene tıkıp da git

Git ayağım frende tepemin tası atık
Git ki ölsem de seni etmem lokmama katık
Öfkemin ayarı yok gönlümün kaşı çatık
Gölgeni bile götür şafağı yakıp de git

Sen köhnemiş bir soba bacası silinmemiş
Çözülür mü bu düğüm hakikat bilinmemiş
Belli ki bu güne dek kulağın delinmemiş
Bir defalık adam ol alnına sıkıp da git

Seni çoktan kaldırdım bir tek namazın noksan
Ben ağlayıp dövünmem sen hayatımda yoksan
Göster cesaretini o kadar hızlı oksan
At bütün köprüleri temelden yıkıp da git

Topla tası tarağı kırıntını bile al
İster zil takıp oyna ister davul zurna çal
Ne Mevla’yı meşgul et ne de mesaiye kal
Boşa çıksın niyetin duadan bıkıp da git

Resmini yüreğimden indireli çok oldu
Ne izin kaldı ne yüz hepsi bir bir yok oldu
Zaten taşmıştı bardak son damla da ek oldu
Haydi oldu olacak zehrini döküp de git

Şaşırtmaz beni artık duyacağım hiçbir söz
Tut duvardan duvara vur da fiyakamı boz
Sen yerle bir olmadan sönmez içimde ki köz
Hemen arka kapıdan hızlıca çıkıp da git

Dur son defa bende ki tükenişini izle
Gözlerindeki yaşı kirpiklerine gizle
Üşüsün dudakların düşümü bile özle
Gamzene koyu pelte bir acı takıp da git

Git de bensiz kalarak şeytana bedel öde
İster Kabe’yi tur et ister kurbanlar ada
Her gece bir günahtan ötekine gez ya da
İster içimde ölmüş yüzüne bakıp da git