12
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1072
Okunma
Bir gün aşkla tanışacağım
Varacağım dergâhının kapısına
Gücümün yettiğince çalacağım.
Dalacağım içeri
Bir fırtına, bir kasırga gibi her şeyi savuracağım.
Geç kalışının hesabını
Ondan bir bir soracağım.
Kırk kurnadan kırk tas su alıp döküneceğim
Arınacağım bütün umutsuzluklarımdan
Alacağım elime testereyi, keseri;
Kalbimi yontup hizaya sokacağım.
Dilinden muhabbet
Elinden aşk şerbetleri içeceğim,
Alışılmamış duyguların hazzında
Geç kalınmış vuslatların tadına varacağım
Mutluluk şarkıları söyleyeceğim avazım çıktığı kadar
Sallayacağım yeri yerinden
Melekleri, esir edip kendime
Taşıttıracağım ruhumu göğe
Tutunamamış yüreklere
Oradan acıyarak bakacağım
Cimri kollarını kıracağım hayatın
Üstüne taht kurup oturacağım
Susturacağım kem ağızları
Her yere nazar boncukları takacağım.
Çatlayacak hasedinden tüm dünya
Aşkın koynunda uyuyacağım.
Ben,
O meskûn! Diyardan
Bir başka ben olup çıkacağım.
Perihan Dirican