2
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
822
Okunma

Sakın gençliğini, bakidir sanma
Sararan yaprak, düşünce anlarsın
Dünya lüzumsuz bir han, boş ver konma
Saçlarına ak düşünce anlarsın
Gül yanağın solar, buruşur yüzün
Dökülür saçların, bulanır gözün
Değişmeyecek sansan bile özün
Günden güne değişince anlarsın
Bir bir azalır; dostun, arkadaşın
Dilenmeye başlar ; oğlun, gardaşın
Selin eştiği, tepedeki taşın
Dibe inişini görünce anlarsın
Mevsimler değişir, özlersin yazı
Aklın gider, unutursun bazı bazı
Hoyratça koşan dizindeki sızı
Düz yolda bile, artınca anlarsın
Ey Mesut ! Ömür yatağını sen kur
İşi ehline ver, yuğurma hamur
Güneşin arkasından yağan yağmur
Toprağı çamur edince anlarsın