5
Yorum
8
Beğeni
5,0
Puan
2364
Okunma
İçim ızdırabın bedesteni
Her köşesinde ağır yarası var
Bakın işte şurada
Hayallerimin tablosu
Nasıl yıpranmışlar değil mi
Onun yanında Umutlarımın lambası asılı
Nedense ışığı hep kısılı
Gelin, gelin hadi
Az ilerdeki
Koltukta yalnızlığım oturuyor
Bir ileri bir geri sallanıp duruyor
Haa o sehpanın üstünde ne mi var
Ağlamayı unutunca gözlerim
Kurudu mor çiçeğim
Şu emektar da gramafon
Arada eşlik eder sıkılınca ruhum
Zeki müren’den
"Ne zaman iki satır yazmaya kalksam
hep sana hep seni hep bizi yazıyorum"
Çalmıyor mu dalar giderim
Beni tanıyan hüzün gözlerine
O sandığı hiç sormayın
Vefası eksik duygulardan öyle yaralı ki
üç kilit vurdum yetmedi
Ne rengi kaldı ne nakışı
Dokunsanız bin parçaya dağılır
Duvarda duran beklenenlerin
Guguklu saati
Kalmadı eski telaşından bir eser
Zamana yenik düşmüş sesi
Duyuyor musunuz
Sağda ki mangaldır o
Ne vakit biraz sevincim olsa hemen ateş alır
Dertleri kederi pişirir buyur eder
Hay Allah az daha unutuyordum
Burada sol tarafta
En değerli biblom var
Yüreğe nasılda benziyor değil mi
Sevmeyi seviyorsa da
Bir bilseniz ne yoklarda kayboldu
Hasretin çaresizliğin
Tarifsiz acılarda kahroldu
İsmini koyamadığı sevdayla kor oldu
İşte bunun için
Bu bedestende her şey bir mutluluk etmiyor
Ve eskidikçe anılarla yıkılmıyor
Gidelim mi artık
Meryem ASLAN
5.0
100% (6)