1
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1923
Okunma

KÖMÜR KARASI
O hiç doymayacaklar için bir ömür verenlere…
Daha bu gün doğmuş yavrucağım ablası
Pamucak elleri, kömür karası gözleri varmış
Ya görürüm ya görmem daha anlatın dedim
Rengi süt beyaz kokusu ilk baharmış
Akşam olur mu?... şimdi ah o akşam...
O kahrolası saat beşe gelir mi?
Bak şimdi ben o Uzun Mehmet"e
ilk okul kitaplarında var ya kömürü bulan...
işte ona çok kızdım çok sövdüm
Ekmeğimiz aşımız, tamam bundan
Düğünümüz derneğimiz istikbalimiz...
Yine de çok kızdım,
Kazma kürek ile sanki kömürü dövdüm..
Çizmelerim de kapkara be abla
Kirletmesin örtüsünü aman sedyenin.
Bir parça ekmek, bir kalıp sabundur yüküm
O gün girebilmişsem evimin kapısından
Kömürün darasıdır ah bu ömrüm.
Biliyorum şimdi kader diyecekler
Biz öldük ya hani,
Bize rahmet, kalanlara sabır dileyecekler.
Sakın kader demeyin… sakın.. sakın..
Kader can almaz, insan öldürmez kader,
Hele de diri diri toprağa hiç gömmez.
O taş yürekli taşeron
O Sinsi siyasetçi
O Sırtlan patron var ya
Anladınız değil mi onlar öldürür..
İşte böyledir be ablası
Ellerimiz ayaklarımız yüzümüz gibi.
Yavrularımızın gözleri kömür karası.
Yine böyle gittik ya zamansız,
Adını koyamadan, ellerini tutamadan...
Kimimiz cennet kokusunun
Yani yavrusunun
Tadına doyamadan…
Mayıs 2014,Aydın
5.0
100% (1)