hatırlıyorum
hemen senden sonraydı

yağmurlar kirli akmaya başladı
bulutları delen ayrılık kuşlarının gagalarından
ıslanan ne varsa yeşil adına
koyu kahverengi bir yalnızlığa gömüldü..


sene
kaybolan bir gençlik
ay
henüz yüzünü kapatmamış utangaçlık
gün
sevdaya tövbe adına yüzünü yıkamış
bismillah deyip oturdum dervişler sofrasına.


çile çekmek adına kuşandığım gecenin ayazında
ellerimi yıkayarak en soğuk duruşumla
abdest almak adına sürdüm yüzüme
ağzımda çalkaladığım ’bitmez bu aşk’ şarkısını tükürdüm
burnumdaki yanık kokusunu
mest ettim başıma
ayaklarım dolana dolana yıkandı gidiş yoluna
en son
’tövbe’ deyip yıkadım ellerimi.



hatırlıyorum
alıcı kuşların göğsüne yaslamıştım seni
alıp gideceklerini düşünmeden.


sevda muharebesinden yenik ayrılan her kahraman gibi
zırhlarımı çıkardım kanlı ellerimle
parmaklarım yılanın soğukluğunu kuşanmış
elimdeki kılıcı batırdım yokluğuna
başım eğik
gururum kırık
gözlerimde akamayan yaşları elimle saklayarak
döndüm sırtımı olay mahalline.

hatırlıyorum
hemen senden sonraydı.


ama sen hatırlamazsın nasılsa
gidiş yolunu tutan ümitleri ellerinle kucaklarken
zafer naraları atıyordun
bense ardından üç maymunu oynamaya devam ettim
kör
sağır
ve dilsiz



Ayvazım DENİZ